"Şu hale göre insanın yaşı 70'tir.İlk 30 yılı kendine ait olandır.Ve bu da çabuk geçer...Sonra eşekten aldığı 18 yıl gelir, bu esna da omuzların da yük taşımaktadır, başkalarını besleyecek buğdayı değirmene o vermektedir...Daha sonra köpekten aldığı 12 yıl gelir, bu esnada da kendini bir köşeden ötekine sürükleyerek homurdanır durur, çünkü artık ısıracak dişleri yoktur...Bu devre de geçtiğinde artık ömrünü tamamlamak üzere maymundan aldığı 10 yıl kalmıştır kendisine .Artık kafasına sahip değildir.Biraz da tuhaf olur ve çocukları güldüren, kendisiyle alay ettiren acaip şeyler yapar".
" Hayatın kısalığı elbet tabiatın en büyük bir nimetidir.Duygular hafifleşir, kollar, bacaklar uyuşur, görme, işitme, dişler ve sindirim organları biz ölmeden önce ölürler..."
Hayat, her anında kaybedilenle yeniden kazanılanın dengede olduğu hareketli bir düzendir.Durgunluk demek ölüm demektir.Hayatın yasası değişmektedir.İhtiyarlamayı niteleyen değişmenin belli bir biçimidir: Bu tersine dönülmez ve elverişsiz durum, bir sona ermedir.