Yolun sonuna geldiginde, Allah ın birinci kalite erkekler yapacak kili kalmadı herhalde. Sallapati iş yapmış ve o an ne bulduysa onunla idare etmis, erkeklerle evleri aynı çamurdan yapmış. Bizimkiler dokunuldugunda sertler oysa Fransızlar pütürsüz.
"Sadece kısa süreli şeyleri seviyorsun," diye yuzune vurmustu bir gün bir kız arkadaşın. "Evli erkekleri ve cins kedileri. Bir dahakine kırma al." Erkekten mi yoksa kediden mi bahsettigini belirtmemisti.
Dünyanın farklı tarih ve evrelerinde insanoğlu, inandıklarının ve geleneklerinin ait olduğu toplumlar tarafından farklı uygulamalara maruz kalmıştır. İnsanlığın en rezil noktası denebilecek uygulamalar da olmuştur ve olmaktadır. Kitabı oluşturan konu; bir kadının tecavüze uğraması ve zinadan suçlu bulunup recm edilmeyi beklerken bir yabancının olaylara dahil olması. Bu yabancı coğrafyaya ve topluma tamamen yabancı bir kişi. Kendi yaşantısının kırılma noktasıyla her şeyden uzaklaşıp bilmediği bir coğrafyada insanlara yardım etmek üzere yola çıkıyor. Karşılaştığı ve bize sunulan manzara; insani olarak çürümenin, din adı altında yapılan rezilliklerin, fakirliğin ve cahilliğin kol gezdiği topraklar...
Bu kurak topraklarda kazanan çöl mü olacak yoksa yabancı mı?
Dil ve anlatım tarzı olarak başkasının gözünden olaylara dahil olduğunuz için ilk başta sıkıcı gelebilir. Sayfalar ilerledikçe alışıyorsunuz. Yazar, satılarda bolca şiirsel cümleler ile de anlatımı daha sarsıcı ve duygusal hale getirmiş. Sayfa olarak kısa konu olarak sarsıcı bir kitap.
Yedi TaşVenus Khoury-Ghata · Can Yayınları · 2017103 okunma
Her şeyi yaratan hiçbir şeyi tesadüflere bırakmamıştı: Dağlar yukarıda, çöller aşağıda, kartal yukarıda, yılan aşağıda, bulutlar yukarıda, sis aşağıdaydı.