Yedikıta Dergisi - Sayı 174 (Şubat 2023)
Yedikıta DergisiYedikıta Dergisi - Sayı 174 (Şubat 2023) Gönderileri
Yedikıta Dergisi - Sayı 174 (Şubat 2023) kitaplarını, Yedikıta Dergisi - Sayı 174 (Şubat 2023) sözleri ve alıntılarını, Yedikıta Dergisi - Sayı 174 (Şubat 2023) yazarlarını, Yedikıta Dergisi - Sayı 174 (Şubat 2023) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Thomas Edison’un, 1093 keşif yaptığı söylenir. Ancak anlatılanlara bakılırsa alengirli işleri de vardır. Aralarında Nicolas Tesla, Wilhelm Rongten ve Joseph Swan gibilerin de bulunduğu bilginlerin keşiflerine “Ben buldum!” diye el koymuş, patentlerini üzerine almış. Ancak oğlu, kendi gibi değildi. Nereye el atsa başarısız oldu, kimsenin keşfine de sahip çıkmadı. Edison, buna çok üzüldü. Üzülünce ne yaptı?..
A) Evlatlıktan reddetti.
B) Kulaklarını çekti.
C) Elektrik vererek işkence yaptı.
D) Soranlara, Edison’un oğlu değilim demesi için ona haftada 35 dolar ödedi.
Dünya nimetlerine ehemmiyet vermeyen Fenârîzâde Ali Çelebi, son derece cömertti. Uzun yıllar yüksek makamlarda bulunmasına rağmen mal biriktirme sevdasına düşmemişti. Kazaskerlik makamından azledildikten sonra bir mecliste parasının azaldığından bahsediyordu. Kendisine “Bu kadar yüksek makamlara geldiniz. Kazandığınız paralar nerede?” diye soruldu. Fenârizâde:
“Makamın mesuliyetiyle kendimi kaybetmiştim. Kazandıklarımı benim için biriktirecek kimsem de yok…” diye cevap verdi. Meclistekilerden biri:
“Aynı makama bir kez daha gelirseniz kazandığınızı muhafaza ediniz.” diye tavsiyede bulundu. Bunun üzerine Ali Çelebi şöyle dedi:
“Makama dönüldüğünde o hal de dönüyorsa ne fayda...”
Sözlerin Asılları: Çırak
Bir ustanın yanında zanaat veya sanat öğrenen acemi kimseyi ifade eden kelimenin aslı, Farsça kökenli “çerağ”dır. Bu kelime eskiden, bir kimseye hizmet ettikten sonra mükâfata nail olmak, bir kimsenin yanında yetişip terbiye alarak ustalaşmak manasında “çerağ olmak” şeklinde kullanılırdı. Zamanla halk arasında galatlaşarak “çırak” şeklinde telaffuz edilir olmuştur.
Noksâna nazar eyleyen ahbâb değildir.
Haşmet (Abbaszade)
(Kusurları, eksikleri gören, dost değildir)
Mübareke
Düğün yapan bir aileye düğün sonrasında yapılan ziyaretlere, mübareke denir. Mübarekeden maksat; yeni kurulan eve bir hediye götürmek, evlilikle yeni bir hayata başlayan taze aileye manevî destek sunmaktır. Mübarekeler, yeni evli çifte yapıldığı gibi, kızını yahut oğlunu evlendirmiş ailelere de yapılabilir. Buna düğün mübarekesi denir. Yeni çocuğu olanlara doğum mübarekesi, umreye gidenlere yahut umreden dönenlere umre mübarekesi, hacca gidenlere yahut hacdan gelenlere hacı mübarekesi, Ramazan-ı Şerif yaklaşırken yapılan ziyarete Ramazan mübarekesi, askere gidenlere asker mübarekesi yapılır.
Mübarekeler, temelde “hayırlı olsun” ziyaretidir ve ailelerin yahut kişilerin birbirine yakınlığı, hayat algısı, değer yargılarına göre çeşitli uygulamalara sahne olur. Meselâ yukarıda saydığımız ziyaretlerin pek çoğunda mübarekeye giden aile, diğer aileye bohça ile hediyeler sunar. Bu hediyeler çoğunlukla, hayata dair işlevsel şeylerdir.
Mübarekelerde karşılaştığımız bizce en kıymetli detay ise “salavatlaşma” geleneğidir. Buna göre özellikle kadınlar arasında yapılan mübarekeler; mübarekeye katılan herkesin birbiriyle tek tek, ayağa kalkarak ve çift el kullanarak karşılıklı salavat-ı şerife okumasıyla başlar.
Adı güzel, kendi güzel ol nebiyy-i muhterem Hazret-i Muhammed Mustafa Aleyhisselâm Efendimiz’e salavat ile başlayan nice güzel mübarekelere…
Üslûba bakar mısınız ◕‿◕
Biga Beyi Hüsam Bey'e hüküm ki Senin yararlığın ve devlete hizmette gayret ve azim üzre olduğun bana bildirildi. Yüzün ak olsun. Filvaki, senden beklenen dahi böyle güzel hizmetler idi, zuhura getirilmiş...
Bundan sonra dahi var kuvveti pazuya getirip (çok gayret edip) mizacınızda var olan cesaret ve zekice yiğitlik icabı olarak gece gündüz düşmanın her türlü harekâtını gözetip bu hususta, Sığla beyi olan Mustafa ile yek-dil ve yek-cihet (tek yürek ve ahenk içinde) hizmet edin.
Sayfa 10