Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan ârifler ve yiğitlerin yolu, Söğüt’te kesişti. Gölgesi cihanı tutacak çadırlar kuruldu, kazanlar kaynadı. Ahiler sofrasında içilen bir tas çorba, asırlardır bedenlere şifa gönüllere deva idi. Karayağız atlara binmiş, Bozkurt misali, şahin bakışlı, kartal pençeli alpler, gaziler; İslâm sancağını Söğüt’e dikti.