Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kasım 2021

Yedikıta - Sayı 159

Yedikıta Dergisi

Sayfa Sayısına Göre Yedikıta - Sayı 159 Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Yedikıta - Sayı 159 sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Yedikıta - Sayı 159 kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şehidler
"Bilakis, onlar berhayattırlar fakat siz bilmezsiniz..."
Sayfa 3 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
En büyük motivasyonları ise her zaman olduğu gibi yüksek idealleri ve güçlü maneviyatlarıydı.
Sayfa 3 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
Reklam
Yavuz Sultan Selim Han
"Cihan, zannettiğiniz kadar büyük değil. Ben nice cihangirlerin aciz kaldığı sahalardan, zaferler kazanarak geçtim."
Sayfa 23 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
1660'ta Belgrad'ı ziyaret eden ve 120 gün kalan Evliya Çelebi, șehir hakkında tafsilatlı malumat vermiştir. Çelebi'nin anlattıklarına göre, şehirde asker, ayan ve ulema haricinde 98 bin kişi yaşıyordu. Çelebi, şehrin ileri gelenlerine ait 160 kadar sarayın bulunduğunu söyler, 11 tanesinin ismini verir. Şehirde 217 cami ve mescid, 270 medrese, 17 tekke, 600 sebil, 6 kervansaray, 10 hamam, 40 han ve 3.700 dükkânın bulunduğundan bahseder. Eserinde ayrıca 38 tane Müslüman mahallesinin ismini verir. Kâtib Çelebi de Belgrad'da 100 kadar bahçeli camiin olduğunu söyler. Bu kadar çok cami olan bir şehirden, günümüze sadece bir ulaşmıştır.
Sayfa 33
Velhasıl bir zamanlar hüküm sürdüğümüz toprakları gördükçe mübarek bir ecdadın torunu olmanın haklı gururunu yaşıyorsunuz... Selam olsun hepsine, rahmet olsun cümlesine...
Sayfa 38 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
Reklam
"Buradan bir Osmanlı geçti."
Sayfa 38 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
TADINDA BIRAKMAK (Bir şeyin ölçüsünü kaçırıp tadını bozmamak) Hayatın her sahasında ölçülü olmak lazımdır; yemede, içmede, uykuda, konuşmada, susmada, gülmede... Lafı uzatmak, tadını kaçırmak veya yapılan/ anlatılan bir şeyi tadında bırakmak ile alakalı bu deyim için şöyle bir kıssa anlatılır: Saf bir köylü, çarşı pazar dolaşırken manavda taze incir görür. Bir miktar satın alır, köyün yolunu tutar. Yolda giderken incirlerin tadına bakar, yedikçe yiyeceği gelir, tadı damağında kalır. Aylar sonra tekrar şehre iner. Daha önce incir aldığı manavı arayıp bulur. İncirin mevsimi geçtiği için manavda incir yoktur. Köylü, incirin adını bilmediğinden, manava inciri "Dışı mor kayış, içi çekirdekli..." diye tarif etmeye çalışır. Manav, "Olsa olsa bunun anlatmak istediği patlicandır." diyerek, köylüye bir okka patlıcan verir. Patlıcanları incire benzetemeyen köylü, o zamandan bu zamana kadar, meyvenin boyu büyümüştür, rengi değişmiştir diye düşünür. Patlıcanlardan birinin tadına bakar. Çiğnedikçe tatsız, tuzsuz bir şey olduğunu anlar. Suratını ekşiterek manava, "Bak hemşerim, gücenme dediğime, sen bunlarin boylarını fazla uzatıp bu sefer tadını kaçırmışsın." der.
Tadında bırakmak
Hayatın her sahasında ölçülü olmak lazımdır; yemede, içmede, uykuda, konuşmada, susmada, gülmede… Lafı uzatmak, tadını kaçırmak veya yapılan/anlatılan bir şeyi tadında bırakmak ile alâkalı bu deyim için şöyle bir kıssa anlatılır: Saf bir köylü, çarşı pazar dolaşırken manavda taze incir görür. Bir miktar satın alır, köyün yolunu tutar. Yolda giderken incirlerin tadına bakar, yedikçe yiyeceği gelir, tadı damağında kalır. Aylar sonra tekrar şehre iner. Daha önce incir aldığı manavı arayıp bulur. İncirin mevsimi geçtiği için manavda incir yoktur.Köylü, incirin adını bilmediğinden, manava inciri “Dışı mor kayış, içi çekirdekli…” diye tarif etmeye çalışır. Manav, “Olsa olsa bunun anlatmak istediği patlıcandır.” diyerek, köylüye bir okka patlıcan verir. Patlıcanları incire benzetemeyen köylü, o zamandan bu zamana kadar, meyvenin boyu büyümüştür, rengi değişmiştir diye düşünür. Patlıcanlardan birinin tadına bakar. Çiğnedikçe tatsız, tuzsuz bir şey olduğunu anlar. Suratını ekşiterek manava, “Bak hemşerim, gücenme dediğime, sen bunların boylarını fazla uzatıp bu sefer tadını kaçırmışsın.” der.
Sayfa 43 - Çamlıca Basım Yayınevi A.ŞKitabı okuyacak