Emily daha önce hiç şiir dinlememişti ancak şimdi dinledi ve hissetti; yüceler yücesi, karlı zirvelerin üzerine düşen be yıkılmaz kaleleri yerle bir eden gül kızıllığındaki ihtişam, asla karada ve denizde olmayan, sadece göllerin üzerinde akan ışıklar, mor vadilerde ve puslu geçitlerde inleyen vahşi yankılar. O kelimelerin billur sesi, ruhunun derinliklerinde nefis bir yankıya dönüşüyordu.