Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yeni Bilim Hakkında

Yeni Bilim konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
9/10
4 Kişi
16
Okunma
6
Beğeni
2.018
Görüntülenme

Hakkında

İtalyan filozof, hukukçu, filolog, tarihçi ve retorik ustası Giambattista Vico, Yeni Bilim adlı eseriyle geniş bir okur kesiminin, filozofların, entelektüellerin ve şairlerin doğrudan ilham kaynağı olmuştur. Romantik tarihçi Jules Michelet, birçokları gibi "Vico'dan doğdum," demiştir. Ernst Cassirer, Vico'yu mitin ve mitolojinin gerçek kâşifi ilân etmiştir. James Joyce, başkalarında bulamadığı hayal dünyasını Vico'da bulur. Alman filozof Wilhelm Dilthey için Yeni Bilim, modern düşüncenin en büyük başarılarından biridir. İktisatçı Joseph Schumpeter, Vico'yu "sosyal bilimler alanındaki en büyük düşünürlerden biri" olarak kaydeder. Alman romantikleri, Goethe, Herder ve Hamann Yeni Bilim'i okumuşlardır. Coleridge, Vico'nun fikirlerini yayan ilk İngilizdir. Marx, Vico'yu Das Kapital'de tartışmış, Yeats, Vico ile yakından ilgilenmiştir. Sorokin, Vico'yu zikretmiş; Hegel'den Trotsky'ye kadar birçok isim Vico'yu selâmlamıştır. Batı'da modern tarih felsefesinin tahtına ilk Giambattista Vico çıkar. O, kültür felsefesi ve mitoloji felsefesinin kurucusu sayılır. Tüm yaşamını büyük bir tutkuyla adadığı bu yapıtı dil, şiir, estetik, kanun, eğitim, politika, metafizik, toplum, kültür konularında ana güzergâh, yeni bir çıkış noktası sayılmıştır. Onun fikirleri pragmatizm, tarihsicilik, varoluşçuluk ve yapısalcılık gibi birçok hareketi öncelemiştir. Vico, bu eserinde Tanrı'nın yarattığı tabiatın yanında insanın kendi yarattığı dünya olan toplum ve kültür dünyasının nasıl bir yöntemle incelenmesi gerektiği üzerine düşünmüştür. Döngüselci tarih anlayışı, tarihin bir edimler dizisi olarak karşımıza çıkması, her tarihsel durumun kendi biricik iç yapısında ve bu iç yapı aracılığıyla anlaşılması, tarihsel yaşamın mitolojik, filolojik, hukuksal ve dinsel yönden kavranması gerektiği ve buna benzer birçok değerli düşünce onun bize mirasıdır. Günümüzde Vico sadece felsefe, tarih ya da sosyolojide değil, sosyal bilimlerin tüm alanlarında en temel noktalara ulaşıncaya dek derin ve bir daha silinemeyecek büyük izler bırakmıştır.
Tahmini Okuma Süresi: 14 sa. 56 dk.Sayfa Sayısı: 527Basım Tarihi: Mart 2007İlk Yayın Tarihi: 2007Yayınevi: Doğu-Batı
ISBN: 9789758717293Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 39.4
Erkek% 60.6
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Giambattista Vico
Giambattista VicoYazar · 3 kitap
Giovan Battista (Giambattista) Vico, (d. 23 Haziran 1668 – ö. 23 Ocak 1744) ünlü İtalyan siyaset felsefecisi, retoriği, tarihçisi ve hukuk danışmanı. Özgün bir tarih anlayışı geliştirmiş olan Vico, bilgi ve tarih konusunda araştırmaları konusunda oldukça marjinal bir fikir ortaya koydu. Başta René Descartes'tan etkilenmesine rağmen sonraları Descartes'ın tarihe açık ve seçik düşüncelerle yaklaşma tavrına karşı çıkmış ve doğruluğu, kesinliği, açık seçik düşüncelerde değil de, etkinlikte, insan varlıkları tarafından yaratılmış, gerçekleştirilmiş olanda aramıştır. Vico'ya göre, tarih, insanların eseridir. Çevrenin insan üzerinde belirli etken olduğu yaklaşımından uzak olduğunu vurgulamıştır. İnsan yalnızca kendisinin yarattığı şeyleri bilebilir düşüncesini benimsemiştir. Özellikle Descartes'ın meşhur Cogito ergo sum düşüncesini reddetti. Vico bu düşüncenin matematiğe dayandığını matematiği ise insanın yaptığı bir şey olduğunu düşünüyordu. Vico ortaya yepyeni bir ilke koydu: Verum Factum (gerçek olan yapılandır) Ona göre: Ancak yaptığımız ya da yarattığımız şeyleri kesin olarak bilebilirdik. Ayrıca Vico toplumun insanlar tarafından meydana getirildiğini, bu yüzden de ancak insanlar ve onların davranışları açısından anlaşılabileceğini düşünüyordu. Ddeğişmez bir insan doğası fikrini reddetmekle ve toplumdaki değişim ile gelişimi bir bütün olarak görmekle radikal bir tutum benimsemişti. Vico toplumları anlamak için dile, mitlere, hukuğa ve alışkanlıklara bakmanın önemini de vurguluyordu. Kıta rasyonalizminin hâkim olduğu sonraki yüzyıl boyunca değeri bilinemedi. Birçok kesim tarafından deli olarak görüldü.