"Biraz Polyanna iyimserliği, biraz da Titanic batarken çalmaya devam eden kemancı gamsızlığı ile bakıyorum hayata. Bir insan daha fazla ne kaybedebilir ki sonuçta?"
Üşenmedim saydım tam seksen dört başlıktan oluşan kitabı okuduğunuzda Yüksek Promil Hüzünlüyüm artık diyebilirsiniz. İnsanî duyguları, serzenişleri, bekleyişleri, umutları, acıları, sevmeyi, ve daha nicelerini en yalın, en samimi haliyle anlatmış yazarımız.
Şiirsel cümleleri okurken iç çektirken, betimlemeleriyle alıp götürüyor. Sıkılmadan okuyacağınız, okurken kendinizden de bir şeyler bulacağınız bir kitap. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
"Yalvarmak da neymiş? Yakışır mı biz gibi delikanlıya!
Hem Hafize Ana hani dosttu Hababam'a?
Hababam da mı değildik yoksa?
Neden o kadar tatlı güldünüz ki yerdeyken bana?
Şimdi kimdik biz peki? Neydik, ne olduk sonra?
Hani bilirdik, hissederdik evvelden? 6. his falandı.
Hissikablelvuku yaşadık,
Hem biz nasıl biz olduk? Pardon, siz kimdiniz?"
En sevdiğim kısım #hissikablelvuku oldu. Yukarıya bıraktığım son satırlar da bu kısıma ait.
Sevdiğim diğer bir kısımı da hemem aşağıya bırakıyorum.
~Yabancı Şişe~
Denizin içindeyken küpeşteden düşüp bir anda kıyıya sürüklenmiş bir şişeyim. Dalgalar kıyıya atmak için uğraşırken deniz kumları kabullenmeyip tutmuyorlar. Ne denize aitim ne toprağa. Aidiyet istedikçe yabancılaşıyorum her şeye ve herkese.