Balkan Türk Edebiyatı'nın önemli yazarlarından olan İlhami Emin'in bu eseri, editörün önsözü, yazarın sonsözü ile birlikte toplam 199 sayfadan oluşmaktadır. Eser kendi içerisinde 11 bölüm bulundurmaktadır. Bu bölümleri,
1. Kendini arayan Yörük Osman
2. Usturumcalı Gül Baba
3. İsviçre Pasaportu
4. Kışta Bülbül
5. Hanımeli
6. Türbedarın
Bu kitap için sadece şu cümleyi söylemek istiyorum.Yörük Osman gibi kendini bulmak isteyen <ama bu birtakım tasavvufî yollar aracılığıyla oluyor onu demeden geçmeyeyim> herkesin okuması gereken bir kitap.
İlk sayfadan son sayfasına kadar kendini bulmaya çalışan Yörük Osman'la beraber kapı kapı,şehir şehir gezeceksiniz.Keyifli okumalar.
Yürüyen Duvarİlhami Emin · Tekin Yayınevi · 20147 okunma
yörük osman
sufi dede ben günahlarımı aramaya gidiyorum
sufi mehmet ağa
dedim ya kendinde ara
yörük osman
öyleyse kendimi aramaya gideyim
sufi mehmet ağa
Allah yardımcın olsun
"+dede senin günahların var mı
-var hem de çok dedim ya herkesin dallardaki yapraklar kadar sayısız günahı vardır
+sufi dede Allah senin günahlarını affetmistir
+sufi dede ben günahlarımi aramaya gidiyorum
-dedim ya kendinde ara
+öyleyse kendimi aramaya gideyim
-Allah yardimcin olsun "
.
.
Farkettiyseniz cümle başları küçük harfle yazılmış ve cümle sonlarında ve kelime aralarında noktalama işareti konulmamış.Bu sebepten de kitabı anlamak, yorumlamak, düşünmek biraz güçleşti benim açımdan. Noktalama işareti yok bir cümle okuyorsunuz ama ardı arkası kesilmiyor.Sayilar da birleşik olarak yazılmış mesela "bindokuzyüzkırkyedidenbindokuzyüzellibir yılına..." gibi.
Hep bu şekilde diyaloglar halinde de ilerlemiyor kitap. Paragraf halinde olduğu yerler de yoğunlukta. Açıkçası pek beğendiğimi söyleyemem. Ama yine de farklılık açısından okunabilir.
Peki siz kitabın bu şekilde yazılmış olması hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yürüyen Duvarİlhami Emin · Tekin Yayınevi · 20147 okunma
Gah alim oldum gah cahil derviş eğri otur doğru söyle dediler az söyle uz söyle çok söz baş ağrıtır dediler yirmibeşbin yuva gezdim ve seyrettim bilürsen eyüdür bundan eyü seyr olmaz ve yukarusun bilür isen bilmezsen bildiğin olmaz derviş aferin dediler şirin hikayet eyledin amma sözlerin düşün müdür ya hayalin midir ya sayıklar mısın dediler ben alim değilim ilim bilem veli değilim kerametim ola karpuz gibi eğri büğrü bir söz düzüp erenler meydanına kodum gördüğüm menzillerden nişan verdim anlayana bir kitap sözdür anlamayana bin söz dahi desen faidesi yoktur