Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zamane Gönderileri

Zamane kitaplarını, Zamane sözleri ve alıntılarını, Zamane yazarlarını, Zamane yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Var olduğumuzun kanıtlarını dış dünyadan beklediğimiz oranda kendimizi yok hissetmekten kurtulmamız zorlaşır.
Başarı insanın kendi hayatını yaratabilmesidir, standartları ne olursa olsun. Biçimsel başarıya odaklanmanın bedeli ise başarının kölesi olmaktır.
Reklam
Kendine dönük yıkıcılık, kızgınlığın ve düşmanca eğilimlerin daha makul mecralar bulamadığı zamanlarda ortaya çıkar. Bireyde de, toplumda da.
Bazı erkeklerin bilinçaltında cinsel ilişki, ana rahminin sıcak ve koruyucu ortamına bir süre için dönüşün güvenliğini de simgeler. Bu nedenle cinsel arzulara anksiyete giderme boyutu da eklenebilir. Ancak bu da genellikle, sadece birleşme odaklı cinsellikle sınırlanır. Bunların arasında konumuzla ilgili olan, bu organın “baştan çıkarıcı ve reddedici” olarak içselleştirilmiş kadın imgesinin odaklandığı yer olarak algılanması.
Neredeyse hepimizin bilinçdışında yeniden ana rahmine dönme fantazileri ve istekleri bulunur ve bu,dolaylı olarak ve çeşitli biçimlerde yetişkin hayattaki bazı seçimlerimizi etkileyebilir.
Ensestin temelinde kuşaktan kuşağa aktarılan sevgi eksikliği bulunur. Özerklik konusundaki tartışmamız hatırlanırsa, burada sevgisizlikten öncelikle kastedilen, çocuğun kendi dünyası olan ayrı bir varlık olarak görülmemesidir. Ebeveynin bu tutumunun gerisinde, kendisinin de önceki kuşak tarafından karşılanamamış duygusal ihtiyaçları bulunur. Kızını cinsel bir obje olarak gören babanın kendi geçmişinde, annesine yönelik bilinçaltı cinsel dürtüler taşımış olma olasılığı oldukça yüksektir; uzak, ilgisiz ya da farklı şekillerde “fazla ilgili” bir anne imgesi nedeniyle. Dolayısıyla ensest, çocukken karşılanmayan duygusal ihtiyaçların bedene yönelmesini tanımlar.
Reklam
Günümüzde, toplumumuzda ego yapısının yeterince gelişememesi sonucu aşırı bağımlılığa eğilimli bazı insanlar, farkına varmaksızın, içlerindeki boşluğu en yakınlarındaki insanları içselleştirerek giderme eğilimindeler. İçselleştirme kişinin bir başka insanın varlığını ya da imgesini kendi benliğine mal etmesi anlamını taşır.
Bir insan gölgesine uzak ve yabancı kaldığı oranda gölgenin potansiyeli de o oranda güçlenir ve personanın yoğunluğu o oranda artar. Böyle bir durum insanı kendine iyice yabancılaştıracağı için bilinçli dünyasında çok zorlanır ve ciddi ruhsal sorunlar yaşayabilir. Buna karşılık, gölgesinde barındırdığı ve toplumun onaylamayacağı türde eylemlerin farkında olan biri kendisini daha bütün hissedebilir.
Bir insanın egosu ne denli persona arketipinin egemenliğinde olursa, gölge arketipi de o oranda karanlığa itilir ve kişiliğin derininde öyle bir alan yokmuşcasına yaşanır.
Oranını bilmemekle birlikte, cana kıyma olaylarının bazılarında öldüren kişinin geçici bir disosiyasyon yaşadığı, kişiliğin bir bölümünün bağımsızlaşarak olayı gerçekleştirdiği düşüncesindeyim.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.