Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zamane Sözleri ve Alıntıları

Zamane sözleri ve alıntılarını, Zamane kitap alıntılarını, Zamane en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Belki de kendimizi başkalarıyla kıyaslamalıyız, ama sadece gönül fakirliği ve zenginliği açısından.
Kendini tanımak "dıştan içe" sessiz bir yolculuktur, anlatılması ve paylaşılması zor, bazen sadece kokusu alınabilir. Akmakta olan bir ırmağın, aynı zamanda kaynağına doğru yolculuk edebilmesini çağrıştıran bir süreç, kaynağa ulaşılamasa da yolculuğun kendisine değer.
Reklam
Yoksa, herkesin kendince başının çaresine bakma durumunda olduğu bir çağda, kendine benzemeyenleri yargılayanların da başkalarınca yargılanacak yönleri olabileceğini kabullenme durumundayız.
Sayfa 73 - Metis Yayınları
Başarı insanın kendi hayatını yaratabilmesidir, standartları ne olursa olsun. Biçimsel başarıya odaklanmanın bedeli ise başarının kölesi olmaktır.
Almak ve vermek ilişkilerde ne kadar sık kullanılır, ama aslında ilişki "ben ona bunu verdim, o benim için şunu yaptı" değildir. Alma ve verme aynı anda gerçekleşir, farkına varmaksızın. Alanı da vereni de zenginleştirir.
İnsanları onları hissedebildiğimiz oranda sevebiliriz, tabii eğer kendimizi hissediyor ve hissettirebiliyorsak. Toplumumuzda anlamak ve hissetmenin sıklıkla karıştırıldığını düşünüyorum. Hissetmek duygusal ve sezgisel düzeyde yaşanır, anlamak daha çok düşünce düzeyinde kalır. Kendini sevdirebilmek kolaydır, ama aslolan sevebilmek. Bazılarımız sevilme uğruna sevmeyi gözden çıkarabiliyorlar.
Reklam
Başkalarının olmadan önce kendimizin olmalıyız.
Kendine dönük yıkıcılık, kızgınlığın ve düşmanca eğilimlerin daha makul mecralar bulamadığı zamanlarda ortaya çıkar. Bireyde de, toplumda da.
Şimdi bağımsız bir andır ve aslında insanın tek rehberidir, ama çoğumuz buna izin vermiyoruz.
Çocuğuna aşırı ilgi gösteren ebeveyn ona değer veriyor gibi görünse de aslında çocuğunu kendi narsisistik uzantısı olarak yaşıyor olabilir. Nitekim bazı kesimlerde çocuğuna nasıl sınır koyacağını bilemeyen ve çocuğu merkez alan ebeveyn sayısında giderek bir artma var. Ancak çocuk kimsenin yalnızlık ilacı olamaz. Ebeveynini bu bağlamda aciz bulan çocuk, istekleri yerine getirilse de kendini değerli hissedemez, daha çoğunu talep eder.
Sayfa 75 - Metis Yayınları
Reklam
"Başkalarının olmadan önce kendimizin olmalıyız." ~Waldo Emerson
Başkalarını bilen bilgi edinir, kendini bilen aydınlanır.
Sayfa 55 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Çocukluk yıllarımızı hiçbirimiz kusursuz bir ortamda geçirmedik. Hepimiz önce ebeveynimizin, sonra da üst-sistemlerin "şeyleri" olduk çeşitli oranlarda. Özerkliğimiz de doğal olarak, "şeyler" dünyasında seçimler yapabilmekle sınırlı kaldı. Kaçımız çocuklarımızın iç dünyalarına ulaşabiliyoruz? Ya da onların iç dünyalarını tanımaktan korktuğumuzun farkında mıyız? Eşinizin, partnerinizin ya da yakın dostlarınızın sizi tanımasına ne kadar izin veriyorsunuz ya da onlara yansıttığınız ihtiyaçlarınızın ötesinde, onları ne kadar tanıyorsunuz ya da tanımak istiyorsunuz? Azımsanmayacak sayıda insan birbirlerini tanıdıkları varsayımlarıyla birlikte bir ömür geçiriyor. Çünkü bütün bu ilişkilerin içindeyken biz kendimizi anlamaya çalışmaktan kaçmıyoruz. İlişki içinde karşı tarafı değerlendirmeye çalışıp ona göre tepki vermekle sınırlanmış bir beraberlikte, kendi içimizde olanları algılayıp kendimizi olduğumuz gibi ortaya koyabilmemiz zaten mümkün değil.
Ebeveynin, çocuklarının iç dünyalarını gerçekten tanıyabilmeleri, bizimki gibi bir toplum yapısında oldukça zor. Çünkü çocuklar, kendi duyguları, düşünceleri ve düşlerinden çok, ebeveynin davranışlarına ve beklentilerine verdikleri tepkilerle değerlendiriliyorlar.
Kendimizi yakın hissettiğimiz kişilere duyduğumuz yakınlığı hissettirebilmemizi önemli buluyorum. Çünkü kültürümüzde olumsuz tepkiler daha kolay verilebildiği halde, olumlu tepkiler verme konusunda cimriyiz. Sanırım daha çok, ya karşımızdaki insan bizim olumlu tepkimize karşılık vermezse kaygısıyla. Muhtemelen yetişirken yeterince ödüllendirilmememizden ve toplumun bazı kesimlerinde sevgiyi dile getirmenin zaaf ifadesi olarak algılanması kaygısından. Ancak böyle bir kaygıya kapılmak, diğer insandan olumlu bir karşılık alma garantisi beklentisi demektir ve bizi yine şeyler dünyasına götürür. Dünyadaki yerimizi belirlerken bazı duygusal riskleri alacak cesareti gösteremediğimizde, hayatımız olabileceğinden daha kuru yaşanıyor.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.