Zen Budizm - D.T. Suzuki'den Seçme Yazılar
D. T. SuzukiZen Budizm - D.T. Suzuki'den Seçme Yazılar Gönderileri
Zen Budizm - D.T. Suzuki'den Seçme Yazılar kitaplarını, Zen Budizm - D.T. Suzuki'den Seçme Yazılar sözleri ve alıntılarını, Zen Budizm - D.T. Suzuki'den Seçme Yazılar yazarlarını, Zen Budizm - D.T. Suzuki'den Seçme Yazılar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Önsöz
İçinizden kaç kişi kuş seslerine, rüzgârdan sallanan yaprakların sesine, denizin sesine, uzaktan duyulan trenin sesine kulak verir?
Yalnız televizyonun sesine, yalnız kendi inançları çıkarları, kendi seçimleri doğrultusundaki seslere kulak veren insan ses dünyasının ancak bir bölümünde yaşayan «bir yarım insan, bir kötürüm» den başka nedir ki?
Yol yayınlarıKitabı okudu
Önsöz
ön yargılarımızla, değer ve önem sıralamalarımızla, inançlarımızla, seçimlerimizle gerçek dünyada değil de gönlümüze göre yarattığımız gerçek olmayan bir dünyada yaşıyoruz.
Yol yayınlarıKitabı okudu
Zen Budizm
MUTLU OLABİLMEK, BİRBİRİMİZE SEVGİ DUYABİLMEK İÇİN BUTUN YETENEKLERİMİZ VAR DA GENELLİKLE BU GERÇEĞE GÖZLERİMİZİ KAPIYORUZ.
Yol yayınlarıKitabı okudu
Hayat bisiklet sürmeye benzer
Duraklarsınız, düşünürsünüz ve böylece kararsızlığınız sürer gider.
Yol Yayınları, 2013Kitabı okudu
SATORİNİN BAŞLICA ÖZELLİKLERİ
1. Akıldışı oluşu: satorinin akılla, yargıyla varılabilecek bir çıkarım değildir.
2.Sezgiye dayalı âçgörü: Zen yaşantısı için de geçerli, satorinin bir adı da Kensho’dur (Çince: Chien-hsing). Anlamı, özü, asıl niteliği görüp kavramaktır. Bu da kanıtlıyor ki satori de görmek, algılamak işlemi vardır.
Yol Yayınları, 2013Kitabı okudu
Satori: aydınlanma
Satori, mantıksal ve çözümsel (analytic) kavrayışın tam karşıtı olan, konuların ve şeylerin özüne sezgi yoluyla bakış olarak tanımlanabilir. Daha açıkçası satoriyle ikici (dualist) olarak eğitilmiş zihnimizin bulanıklığı, karmaşası yüzünden şimdiye dek algılayamadığımız bir dünya ortaya çıkıp gözlerimizin önüne seriliverir. Ya da bütün çevremizi bugüne dek bulamadığımız yepyeni, beklenmedik bir acıdan görüverdiğimizi söyleyebiliriz.
Yol Yayınları, 2013Kitabı okudu
Midesi boş olunca aydınlanmış Zen ustasının da kara cahilin de karnı acıkır. Kar yağınca ikisinin de üzerlerine fazladan bir yün fanilâ giymeleri gerekir.
Yol Yayınları, 2013Kitabı okudu
Zen her zaman somut gerçeklerle ilgilenir, genelleştirmelerden zevk almaz.
Yol Yayınları, 2013Kitabı okudu
Yaşam yaşandığı biçimiyle de yeterli.
Ancak kuşkular yaratan, keyif kaçıran akıl işin içine burnunu sokup da yaşamı öldürme girişiminde bulununca yaşamayı bırakıyoruz hep yaşamaya başlamak için ya kendimizde, ya çevre koşullarımızda bir eksiğimiz varmış gibi kurgulara kaptırıyoruz kendimizi.
Yol Yayınları, 2013Kitabı okudu
Oscar Wilde, De Profundis'te «Bu son aylar içinde korkunç güçlüklerle, sıkıntılarla boğuştuktan sonra acının derinliklerinde saklı öğretilerden bazılarını anlamaya başladım. Din adamları ya da sözleri derin anlamına bakmadan kullanan bazı kimseler acı çekmekten sanki bir gizemmiş gibi söz ederler. Gerçekten Tanrısal bir açıklama var acının içinde, insan daha önceleri anlayıp, ayırt edemediği şeyleri ayırıp anlamaya başlıyor, tarihin tümüne başka bir bakış açısından yaklaşıyor.»
Yol Yayınları, 2013Kitabı okudu
Yaşam çoğumuzun yaşadığı biçimiyle acı çekmek, tasalara katlanmaktır. Bu gerçeği yadsıyamayız. Yaşam bir itiş kakış, bir çatışma, bir çekişme olduğu sürece acıdan, tasadan başka bir şey getirmiyor.
Yol Yayınları, 2013Kitabı okudu