kağıt ev
Satın aldığı bir kitabı yolda yürürken okumaya başlayan Bluma Lennon'ın bir arabanın altında kalışı ile başlayan kitap,
Cambridge üniversitesinde profesör olan Bluma'ya ölümünün ardından posta ile bir kitap gelir.
Joseph Conrad'ın Gölge Hattı kitabının eski bir baskısıdır bu ancak garip bir şekilde harç,çimento ve tozla kaplıdır. Ve Bluma bu kitabı Carlos adında birine imzalamıştır.
aynı üniversitede görevli kitabı alır, inceler ve Carlos'u bulup kitabı ona iade etmeye karar verir... kitap burada başlar.
89 sayfa olan bu ince ve zarif ama bir o kadar da güçlü olan bu kitabın anlatım ve dili çok anlaşılır ve akıcıdır.
İçinde kitap sevgisi ile yaşayanlar çok iyi bilir. alıntılar yapmak,
açıp koklamak,
sayfalarına gelen en küçük hasarda bile içinin sızlamasının acısını,
ödünç verdiğin kitabın ardındaki acı,
koyacak yer olmadığı hâlde,
her yeni kitaba heyecanla tutunmaktir kitap âşıklığı, .
Okumaya vakit ayıramadığın zaman içini kemiren suçluluk duygusunu yaşamaktır, kitaba olan sadakat.
Böyle güçlü kitap sevgisi ve kitap aşığı olan herkese
Kağıt Ev’i tavsiye ediyorum.
Serenity
Kâğıt Ev
Carlos María Domínguez
Tutkuyla bağlı olduğu yazarların ruhlarını incitmemeye özen göstermek için W. Shakespeare ile C. Marlow’un veya Vargas Llosa ile G. G. Marquez’in kitaplarını raflarda yanyana koymayacak kadar kadar ileriye giden bir kitapseverlik .
“Kitapları buluyor ve onların bizi başka bir yere götürmelerine olanak tanıyoruz.”
Jaguar Kitap eviKitabı okudu
Bir daha okumayacak olsak da başlığında eski,belki de kaybolmuş bir duyguyu taşıyan bir kitabı kaybetmektense bir yüzük,bir saat veya şemsiye kaybetmeyi yeğleriz.”
Jaguar Kitap eviKitabı okudu
“Çoğunlukla bir kitaptan kurtulmak ona sahip olmaktan daha zordur. Kitaplar, sanki asla geri dönemeyeceğimiz bir anın tanıkları gibi, bir ihtiyaç ve unutkanlık anlaşmasıyla tutunurlar insana...”
Jaguar Kitap eviKitabı okudu
“Hiçbir şey temsilinin dışında vuku bulmaz.”
Jaguar Kitap eviKitabı okudu
“Öylesine dikkatliydi ki anlaşamayan, kavgalı yazarların kitaplarını yanyana koymazdı. Banyoya yığdığı kitaplar zarar görmesin diye soğuk suyla duş alıyordu.”
“Kitaplarını getirtti ve okyanus kenarındaki bu yere, tuğlaları kitaplar olan bir kulübe inşa ettirdi.”
Jaguar Kitap eviKitabı okudu
“Bazı insanlar kitap okumaz, bazıları okur ve kimileriyse okumakla kalmayıp onlarla beraber yaşar.”
Jaguar Kitap eviKitabı okudu
Kitaplar insanların kaderlerini değiştirir. Kimileri Malezya Kaplanı’nı okuyup uzak diyarlardaki üniversitelerde edebiyat profesörü oldu.
Siddhartha binlerce gencin Hinduizm’e merak salmasını sağladı, Hemingway onları sporcu yaptı, Dumas binlerce kadının hayatını alt üst ettiyse de, yemek kitapları sayesinde intihardan kurtulanların sayısı hiç de az değildi.
Ne var ki Bluma kitap kurbanlarından biri oldu.
Çoğunlukla bir kitaptan kurtulmak ona sahip olmaktan daha zordur. Kitaplar, sanki asla geri dönemeyeceğimiz bir anın tanıkları gibi, bir ihtiyaç ve unutkanlık anlaşmasıyla tutunurlar insana.
Jaguar Kitap eviKitabı okudu
Sevdiğim kitaplar sayesinde dokunduğum, büyüdüğüm, çoğaldığım, eksildiğim hayat tecrübelerinin kıymetini son ana kadar hatırlayacağım. Sonra benden kalanları başkaları hatırlayacak.
Hem belli mi olur, belki bir gün kumsalda yürürken böceklerin kemirdiği ama yok edemediği, eski ciltli bir kitaba takılırım. Usulca eğilir önce onu boğan yosunsu otlardan kurtarırım. Yazarının sesinden evvel bu dünyadan geçip giderken iz bırakmak isteyenin alçak sesle okuyuş sesini duyarım. Sonra batık bir gemiden kıyıya vuran enkaz misali gün ışığında kuruyan soluk sayfalarını koklarım. Onu tılsımlı bir hediye gibi gittiğim her yere taşırım. Kimsenin açmaya cesaret edemeyeceği mühürlü hafızasının kilidini kırarım. Ve sonra belki her şey bittiğini sandığım yerde, zamanın edebiyata savurduğu tozların uçuşmasıyla yeniden başlar.
Jaguar Kitap eviKitabı okudu
kağıt ev
Sevdiğim kitaplar sayesinde dokunduğum, büyüdüğüm, çoğaldığım, eksildiğim hayat tecrübelerinin kıymetini son ana kadar hatırlayacağım.
Sonra benden kalanları başkaları hatırlayacak.
Hem belli mi olur, belki bir gün kumsalda yürürken böceklerin kemirdiği ama yok edemediği, eski ciltli bir kitaba takılırım. Usulca eğilir önce onu boğan yosunsu otlardan kurtarırım. Yazarının sesinden evvel bu dünyadan geçip giderken iz bırakmak isteyenin alçak sesle okuyuş sesini duyarım. Sonra batık bir gemiden kıyıya vuran enkaz misali gün ışığında kuruyan soluk sayfalarını koklarım. Onu tılsımlı bir hediye gibi gittiğim her yere taşırım. Kimsenin açmaya cesaret edemeyeceği mühürlü hafızasının kilidini kırarım. Ve sonra belki her şey bittiğini sandığım yerde, zamanın edebiyata savurduğu tozların uçuşmasıyla yeniden başlar. Kâğıt Ev
Kütüphanelerimiz aynı zamanda hayatın sıkıntılarını geçici de olsa unutabildiğimiz ‘lunaparklardır’ aynı zamanda.
Jaguar Kitap eviKitabı okudu