Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Günaydın. Bunca fenalığın içinde en büyük dert en büyük bela yine bir başkasıdır. Üzerimize yıkılan binaları da insan yapmıştır, çocukları öldüren silahları da. İnsan!.. Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nde geçer: "Şu hakikati kendi hayatım bana öğretti: İnsanoğlu insanoğlunun cehennemidir. Bizi öldürecek belki yüzlerce hastalık, yüzlerce vaziyet vardır. Fakat başkasının yerini hiçbiri alamaz." Uzak durmalı, sevgili okur. Cehennem gönüllü insanlardan uzak durmalı. Var olun.
Günaydın. Modern çağ böyle işte, her kararımızdan her davranışımızdan ötürü müthiş bir mesuliyet müthiş bir duygu yükü var üzerimizde. Bundandır ki Tanizaki şöyle sorar: "Kalp denen ufacık makine, insanın yükünü nasıl taşıyacak?" Sahi, ufacık kalbimize çok yüklenmiyor muyuz sevgili okur? Hafiflemeli. Var olun.
Reklam
Günaydın. Hani her şey unutulur, affedilir, hiçbir şey yaşanmamış gibi davranılır da... Fakat yine de eskisi gibi olmaz bazı şeyler. Halikarnas Balıkçısı şöyle anlatır bunu: "Nitekim deniz de bağrına atılan taşı unutur ama o taş yine oradadır ve oradan bir daha çıkmaz." Gönül kırmamak gerek sevgili okur. Bazen taşlar küçük dahi olsa insanın gücüne gidiyor. Var olun.
Günaydın. Hayat, yeni başlangıçlar ve o başlangıçların bitirdiği eski başlangıçlar üzerineymiş gibi... Âdeta bir başlangıç ve bitiş sarmalı, ne tuhaf. Roger Zelazny bir başka kitabında, "Şimdi geri dönüp bakıyorum da tüm yaşamım bir buluşmalar ve vedalar zinciriymiş gibi görünüyor," der. Belki de böyle bakmak gerekir sevgili okur. Belki de her veda, bir buluşmaya gebe. Var olun
Günaydın. Ne çok şeyin kölesiyiz. Üstelik gönüllü. Ya da farkında olmadan. Liberman, "Gitmesine izin ver. Eşya olsun, fikir olsun, insan ya da zaman olsun, bir şeye tutunmak enerjini tüketir." der. Bırakın sevgili okur. Yüreğinizi, hayatınızı değil; yüklerinizi bırakın. Var olun.
Günaydın. Pişmanlık fena. Bunun bir yasa dönüşmesi daha da fena. İnsan buna bir kere düştü mü... Kaya'nın aynı kitabında geçer: "Uzun yıllar kendimin yasını tuttum. Olabileceğim hâlde olmadığım insanın, yapabileceğim hâlde yapmadığım şeylerin yasını." Aman, sevgili okur. Hayatta yeni bir sayfaya her zaman yer vardır. Var olun.
Reklam
Günaydın. Şu yarım kalmışlık, kimsesizlik hissi yok mu... Huzursuzluk'ta geçer: "Şu küçücük dünyada herkes incitilmiş, isimsiz, herkes yanlış yerde." Öyleyse bile, şöyle bir doğrulacağız sevgili okur. Doğru yerde ismimizle var olabildiğimiz bir ömür için. Var olun.
Bir yudum güzel kitap
Günaydın. "Ben sana teşekkür ederim, beni sen öptün / Ben uyurken benim alnımdan beni sen öptün / Serinlik vurdu korulara, canlandı serçelerim." Bir Ülkü Tamer şiiri gibi olsun günümüz sevgili okur. Serin, mavi! Var olun.
Ülkü Tamer
Ülkü Tamer
💫
Günaydın. Ne tuhaf bir çağa denk geldik. Hiçbir şeyin kıymeti yok. Dostluklar da sevmeler de bir tuhaf. Üstelik buna itiraz edenler susturuluyor yahut yalnız bırakılıyor. Mizubayashi bir başka kitabında, “Dünyanın bu genel değişkenliği içerisinde insan; devamlılığı, sadakati, duyguların sürekliliğini arzuluyor,“ der. Kime ne derse desin sevgili okur. Biz insana yaraşır arzuları, insana yaraşır hisleri yaşatmalıyız. Var olun.
Günaydın. Bir gürültüdür ki susmak bilmiyor. İnsanın ta içinden, kıyamet gibi bir ses. Mustafa Çiftci şöyle anlatıyor öyküsünde: "İnsanın içinde bir ses varmış öğrendim. O ses hiç susmazmış öğrendim. O ses kadar hain bir şey yokmuş öğrendim." Yaşananlar yaşandı, olanlar oldu sevgili okur. Bir çare yoksa, susturun bu sesleri. Hayat kısa. Var olun.
203 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.