b

Büyülü Gerçekçilik

0 üye
Dursune Nine, Kır Hamit’in toprağa bulanmış yüzüne, mavi iş elbisesine baktı. Nefes nefese kondusuna dalan işçiyi tanıyamadı. “Kan bizim ama can kimin?” diye mırıldandı.
Sayfa 74 - Adam Yayıncılık, 1. baskı
Çiçektepe'de çiçekler açılınca, gün ışığında ilk önden minaresi tenekeden bir cami kuruldu. Caminin minaresini, kurulduğu günün gecesinde rüzgâr söküp uçurdu. Kulaktan kulağa yayılan, minareyi bulup getirenin her tuttuğunun altın olacağı söylentisi yüzünden uykularından olanlar, dere tepe gezenler çıktı. Tüm aramalara rağmen minare bulunamadı. Kayıp minare tartışması günlerce sürüp gitti. Sonunda yeni bir minare yapılmasına karar verildi. Çiçektepe'de bu tartışmaların sonucunda İslam’ın beş şartına “geceleri minare tutmak” diye bir şart daha eklendi. Çocuklar, sakatlar, emzikli ve gebe kadınlar özürlü kabul edildi. Onlara minare tutmak günah sayıldı.
Sayfa 18 - Adam Yayıncılık, 1. baskı
Reklam
Bir vardı bir yoktu Allahın kulu çoktu Bu kullardan biri, kışın başlamasıyla Çiçektepe'nin fabrikalar ve çöp tepeleriyle çevrili karlı sahnesine çıktı. Keloğlan'ı bir yanına, Beybörek'i öbür yanına aldı. Dev karıları, bezirganları, pirleri, perileri başına topladı. Çiçektepelilere geceleri masallar anlatmaya başladı.
Sayfa 52 - Adam Yayıncılık, 1. baskı
Doğduğu köyün çiçeklerinin kokusunu taşıdığına inandığı ilk karısıyla uzun yıllar aynı evin içinde yaşamaya niyetliydi. Ama Lado'nun karısı beyaz ayakkabılarının içine giydiği siyah naylon çoraplarını bir akşamüstü kızgın ütüyle ütüledi. Lado büzüşen çoraplarını avucunun içinde öfkeyle sıkıp karısını dışarı sürükledi. Karısı gözünde biriken
Sayfa 102 - Adam Yayıncılık, 1. baskı
Bir dakikalık uzlaşma, ömür boyu arkadaşlıktan daha değerlidir
Sayfa 315Kitabı okudu
İşçilerin türküleri, İzak’ın kurduğu caminin hocasının, grevin Allah’a karşı çadır açmak olduğunu vaaz eden sesine karıştı.
Sayfa 77 - Adam Yayıncılık, 1. baskı
Reklam
60 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.