"Sen Allah' ı çılgın mı sanıyorsun?" diye sordu Hamit. "Cenneti ne diye Hindistan'a koysun?"
"Evet, ama belki daha iyi bir yer bulamamıştır," dedi Kalasinga.
"Asıl bahçenin hâlâ var olduğunu duydum. Dünyada bir yerdeymiş." "Kâfir! Her çocukça öyküye inanırsın," dedi Hamit.
Avrupalı görse bile ona dokunmuyor, hiçbir şeyini alınıyordu, çünkü yeniden dirilebilir ve kendisini suçlayabilirdi.
"Günaha girme," dedi Hamit gülerek. "Ancak Allah can verebilir."
"Kendi gözlerimle gördüm. Yalan söylüyorsam kör olayım," diye üsteledi satıcı kendisine gülen yüzlere bakarak. "Bir ölü adam yatıyordu, başka bir Avrupalı gelip üstüne eğildi, ağzına soluk verdi, adam bir ürperdi, sonra uyandı."
"Can verdiğine göre o Allah olmalı," diye üsteledi Hamit.
Cehalet ne güzel şey.
Hep kendinden emin oluyorsun...
Sayfa 181 - Destek YayınlarıKitabı okudu
"Cehalet mutluluktur."
Sayfa 18 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Cehaleti gördüm benden pas...
Sayfa 81Kitabı okudu
“Belirsiz bilgiler veren ama aslında cehaletin dili olan o mesleki jargon kullanılmamış.”
Sayfa 197 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
