📍"Sakın ha moralinizi bozmayın.
Her gün güneş gibi yeniden doğun.
Bahar tazeliğinde olun. Hiç etkilenmeyin.
Deyin ki; sadece Allah'ın dediği olur.."
•Abdülmetin Balkanlıoğlu Hocamız
Onu sevmeyi seviyordum, sevmeyi seviyordum, amare amabam, onu seven kendimi seviyordum, o onu sevdiğimi görürken onu seviyordum. Aniden boyutlarından tekine indirgenmiş bir yaşamın, baş döndürücü bir uçuruma sürüklenmesi. Eksilme değildi bu, varlığımın yoğunlaşması, kendini bütünüyle başka bir şeye adamasıydı. O anda hayatta ne yaptığımı sorsalardı, mağrur ve trajik bir alçakgönüllülükle şöyle yanıt verirdim: Sadece âşığım. Zaten mühürlü yaşıyordum ve mühürlü bir beden körcesine bir köleliktir.
Duygularını dillendiremeyen bir çocuğun öfkesiyle seviyordum onu, hangimizin konu olduğunu bilmediğim bir hiddetle. Çünkü onunla geçen her gün veya her gece sonuncusu olabilirdi, coşkuyla yaşıyordum onu, acıyla ve bazen de bu duyguyla mücadele etsem bile ümitle: Dünyanın bambaşka yerlerinde bir devrimin kıvılcımlarını fotoğraflamaktansa benim yanımda kalması ümidiyle. Devrimlerin en büyüğü tam da gözlerinin önünde yaşanıyor: Sana âşık oluyorum, bak. Kafasını çeviriyordu. Ben de kafama uyduğu gibi davranıyor ve vazgeçmeyi reddediyordum.