Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
"Yerküremize uzaydan baktığımızda, ulusal sınır diye bir şey göremiyoruz"
Reklam
"Herhangi bir organizmanın şu ya da o biçimde görünmesi uzun bir evrimin sonucudur. Başka bir gezegendeki hayatın bir sürüngene ya da bir böceğe veya bir insana benzediği kansında değilim. O yaratıkların derisini yeşile boyasanız, kulaklarını sivriltseniz ve başlarına da birer anten ekleseniz, yine de bize benzeyecekleri kanısında değilim"
Bir yıldız açısından insan, uzak ve silikatla demir kaplı egzotik ve soğuk bir kürenin yüzeyinde bir varmış bir yokmuş misali gelip geçen bir kıvılcımdır
Kozmos - Evrenin ve Yaşamın Sırları
Kozmos - Evrenin ve Yaşamın Sırları
Hayatın hiçbir zaman başlama olanağı bulamadığı, kozmik felaketlerin yakıp yıktığı dünyalar da var. Biz şanslıyız, hayattayız, güçlüyüz, uygarlığımızın ve türümüzün refahı elimizde olan bir şey. Dünyayı biz temsil etmiyorsak kim ediyor? Varlığımızı sürdürmede karar veren bizler olamazsak kim olabilir?
Reklam
İnsan beynindeki bilgi içeriğini Bit olarak ifade edecek olursak, nöronlar arası bağlantı toplamıyla Bit sayısının birbirine eşit olduğunu söyleyebiliriz. Bu da yaklaşık olarak yüz trilyon, 10 üssü14 Bit'tir. Eğer bu bilgi yazıya dökülecek olsa, yirmi milyon cilt kitabı doldurur ki bu da dünyadaki en büyük kitaplıklardaki kitap sayısı kadardır. Yirmi milyon cilt kitaptaki bilgiye eş bilgi, her birimizin kafasının içinde bulunmaktadır. Beyin çok az yer kaplayan çok büyük bir bilgi alanıdır.
Bit= Bilgi biriminin ölçeği Bit'tir.Kitabı okudu
Çok bilmek, çok zeki olmakla eş değildir. Akıl yalnızca bilgi demek değildir, aynı zamanda yargıdır da. Başka bir deyişle, bilgiler arasında bağlantı kurup bunları kullanmaktır.
Bazı akılsızlar dünyanın bir yaratıcının elinden çıktığını söylüyorlar. Dünya'nın yaratıldığı görüşü yanlıştır. Reddedilmelidir. Dünyayı Tanrı yarattıysa, yaratılıştan önce neredeydi?... Şunu bilin ki, Dünya yaratılmış değildir. Zaman gibi dünya da yaratılmamıştır. Bir başlangıcı ve sonu yoktur. Ve kurallara bağlıdır.
Mahapurana, Jinasena (Büyük Efsane).Kitabı okudu
Reklam
Günlük yaşam atomun yapısına bağlıdır. Elektrik yüklerin boşalıvermesi halinde, her şey görülmeyecek kadar incecik toza dönüşürdü. Elektriksel güçler var olmasa evrendeki her şey yok olur, çevreyi elektron, proton ve nötron bulutları kaplar ve cisimlerin ilkel parçacıkları küçük küreler biçiminde dolanırdı. Bu da dünyanın biçimsiz kalıntıları olurdu.
Dünyalar ve yıldızlar, insan misali, doğar, yaşar ve ölürler. Bir insanın ömrü on yıllarla ölçülür. Güneş'in ömrü yüz milyonlarca kez daha uzundur. Yıldızlarla oranla tüm yaşamı bir güncük süren mayıs sineği gibiyiz. Mayıs sineğinin gözünde insanlar sağlam yapılı, cüsseli, yerinden oynatılmaz, ne iş yaptigi belli olmayan yaratıklar. Bir yıldız açısından insan, uzak ve silikatla demir kaplı egzotik ve soğuk bir kürenin yüzeyinde bir varmış bir yokmuş misali gelip geçen bir kıvılcımdır.
Eğer gezegenimizin önem taşımasını istiyorsak yapabileceğimiz şudur: Sorularımızın cesareti ve yanıtlarının derinliğiyle gezegenimizi önemli kılabilirirz.
Bilimsel dünya, olgulara öyle kesin bir gözle bakar, öyle güzel anlatır ve beyinlerimizin en gelişmiş bölgelerinde öyle titreşimler yaratır ki, yeryüzündeki her kültür toplumu, zamanla bilimi kendi olanaklarıyla keşfedebilir.
173 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.