Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Yalnız olarak kabre girecek, amellerinizle rehin ola­rak kalacaksınız. Kabir sizi de içine alacak.
Size n’oluyor ki az bir dün­yalık elde ettiniz mi sevinip hopluyor, fakat azıcık bir dünyalık kaybedince kederleniyorsunuz?
Reklam
Dünya ve dünyada Allah rızası için yapılmayan her şey lânetliktir.
Bir gün Hz. Ali ağlıyordu. Görenler niçin ağladı­ğını sordular. Şunları söyledi: — Yedi gündür soframa bir müsâfir gelmedi. Al­lahın nazarında itibardan düşmüş olmaktan korkuyo­rum,.
Bir gün İsa Aleyhisselâm İblise tesâdüf eder. İbli-, sin bir elinde bal vardır, diğer elinde kül. Hz. İsâ so­rar: — Ey Allahın düşmanı, bu bal ve kül ile ne ya­pıyorsun? İblis cevap verir: Balı, gıybet edenlerin dudaklarına sürerim. Ta ki, gıybet etmekte daha ileri gitsinler. Külü de yetimlerin yüzüne serperim.. Tâ ki, herkes onları hâkir görsün!
Gerçekten bir çok kişiler bâtıl ve fâsid inançlara saplanmışlardır, birçokları da kendi mezhebinden veya kendi fikriyâtmdan olmayan­lara kin ve düşmanlık beslerler, onlara hakaretle ba­karlar. Bununla beraber bu hareketlerinin günah ol­duğunu ve tevbe istiğfar etmek gerektiğini bilmezler.
Reklam
Ey kardeşim, bil ki kalb, bir kaleye benzer. Şey­tan da bu kaleye girip işgâl ederek ona mâlik olmak isteyen bir düşmandır.
Allah ondan razı olsun, Ebudderdâ şöyle der: — Ey insanlar, siz iyilik yapmayı emredecek, fe­ nalıklardan vazgeçtireceksiniz. Yoksa, Allah, başınıza zâlim bir devlet adamını musallat eder. Bu zâlim, ne büyüklerinize hürmet eder, ne de küçüklerinize mer­hamet!.. İçinizden hayırlılarınız duâ eder, fakat ka­bul olunmaz. Allah’dan yardım isterler fakat gelmez. Af dilerler, fakat affolunmazlar.
Bir kısım insanlar Allahın kitabımnı okurlar. Ne is­tediğini anlarlar, öğrenirler. Fakat amel etmezler. Me­selâ, muhtaçlara ve sıkıntı içinde olanlara yardım edil­mesini söylerler, fakat bu yardıma kendileri yanaş­mazlar. İyilik yapmayı emretmek ve kötülükten sa­kındırmak fakat aynı zamanda kendisini de fiilen bu esasa uydurmak her müslümana vaciptir.
Hallâc, öyle bir mertebeye yükselmişti ki,O’nun nazarında Allah’dan başka her varlık fâni, yokolmağa mahkum ve bâtıl idi. Gerçek varlık yal­nız Allah-HAKK idi. İşte bu kadar yüksek bir mer tebeye çıkmış olan Hallâc, yalnız, Allah’ın bir ismi olan «HAK-mevcut» kelimesini biliyor, kendi ismini dahi hatırlamıyordu. O’nun için kendisine tevcih edi­len, «Sen kimsin?» sorusuna, «Enel Hakk - Ben HAKK’ım!» cevabını verebildi.
Reklam
Evet İslâm dini güzel bir kılıkta gelip, Allah’ın dilediği kimselerin koluna girip cennete götürecektir.. Dünya da çok çirkin beli bükülmüş ihtiyar bir kadın kılığında görünecek.. Ve insanlara soracaklar: — Bunu tanıyor musunuz? diye. — Hayır, Allah’a bundan sığınırız... — İşte bu, birbirlerinizi kırdığınız, onu elde etmek için yek-diğerinize saldırdığınız dünyadır, diye tanıta­caklar..
Bir hadîs meâli: «— Kıyamette insanlar çıplak olarak haşr olunacak­lar. Aişe: ne ayıp şey, insanlar birbirine bakarlar., deyin­ce Resûlullah (S.A.V.) şu âyeti okudu: «— Herkesin o gün, kendisini meşgul edecek işi vardır..» Bu sözüne şunu da ilâve etti: «Kıyamet gününün dehşeti çok büyüktür.Kimse kimseye bakacak halde değildir..»
Bütün gayesi yemek yeyip karın şişirmek olan kim­senin değeri, karnından çıkardığı şey kadardır.
Evet şunu bilhassa kulağına küpe yap: Nefsini terbiye edersen ruhanî bir melek; gaflet ve şehvet peşinde koşarsan, Huzur-i îlâhî’den koğulmuş bir şeytan olursun..
Kendini nereye alıştırırsan, ahirete de onunla gidersin!
387 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.