Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Ö n s ö z
“Herkesin bir hikâyesi var, doğru. Bazılarımızınsa bin­lerce... R. Tayyip Erdoğan onlardan biri. Toplumsal ilginin merkezinde olanların belki de en başında geliyor. Adı üstünde, Başbakan... O bize bakıyor, ama biz ona daha çok bakıyoruz. Sevgi ya da nefretle, hayranlık ya da kızgınlıkla, umut ya da kaygıyla; ama mutlaka merakla izliyoruz onu!’
Münafıklığın İşareti
Ne diyordu, Tayyip? “İhsan Doğramacı Mehmet Haberal’ı bana emanet etti” Peki, şu anda emanet nerede? Ergenekon iftiraları ile; Mahpus! İslam’da en büyük günahlardan biri ne? Emanete ihanet... İslam’da münafıklığın en önemli işareti neydi? Emanete hıyanet.
Reklam
Cihan Kamer aldığı ihalelerden dördünü hemen Hamdi Akına devrediyor, elini sıcak sudan soğuk suya sokmadan milyonlarca doları cebe indiriyor, bu ticari dehalıklarının so­nunda dünyanın en zenginleri arasında yer buluyordu. Hele Tayyip’in oğlu ve geliniyle pırlanta işine girince kim tutardı Atasay'ları...
ŞEREFSİZ! ALÇAK! VURDURURUM ONU!.
Erdoğan’ın hırsı geçmez ve bir grup adam ı ile RP Genel Merkezini basıp aynen şu sözü eder; ‘D erhal M ustafa B aş’ı istifa ettireceksiniz. M il­ letvekilliği benim hakkım . Yoksa onu vurdururum! Erbakan ve arkadaşları Erdoğan’ın tehditleri karşısında M ustafa B aş’ı tedbir olsun diye hemen bu süreçte saklanm a­ sı için H ollanda’ya gönderir ve haftalarca orada muhafaza edilir.
Sözde Müslümanların adaleti bu! Tayyip ve yoldaşları kaldıkları koğuşu kâğıtlarla kaplamış­lar. Kandıra başta olmak üzere bizim kaldığımız cezaevlerinde neredeyse ailelerimizin fotoğraflarını bile asmak yasak.
DÖRT GÜNLÜK KAYBOLUŞUN SIRRI
Güya MİT’in suikast ihbarı yaptığı günlerde Tayyip, seçim çalışmalarının yorgunluğunu atmak için 25 Temmuz 2007 tari­hinde devletin ana uçağı ile Antalya’ya tatile çıkıyordu...
Reklam
Abdüllatif Şener, başta Yahudi Ofer’e özelleştirme adı altında sağlanan imkânların altına imza atmadığı için, önce özelleştirmenin başından sonra bakanlıktan alınıyor ve ardın­dan partiden de uzaklaşması sağlanıyordu.
Ve... Büyük ekran bir televizyon!.. Ergenekon iftiraları ile Silivri’de yatanlar için bunlar rüya! Onların tabakları, bırakın insanı, hiçbir canlının bile içinde yemeğini yiyemeyeceği şekilde adi plastik. Kaşıklar, yanları keskin bıçak gibi ağızları yara içinde bı­ rakıyor. Tayyip saray gibi bir melikânede kalırken, Ergenekon if­ tiraları ile cezaevlerini dolduran yurtseverler niye böyle bir zulme maruz kalıyor?
Öyle ya; Gazze, Pakistan, Bosna gibi yerler için para toplayan ve bu paraların çok büyük bir kısmını iç eden bu insanlar, şehit­ler için neden bir Allah kuruşu toplamıyorlardı? Cevap; Oldukça basit: Çünkü bu paraların takibi kolay olacak ve bu nedenle iç edemeyeceklerdi.
Biliyorlar ki Tayyip, her türlü ilişki içinde ve hırsı için yapamayacağı hiçbir şey yok. Peki, Müslüman’ın tanımı nasıldı? Elinden ve dilinden diğer Müslümanların emin oldu­ ğu kişi! Tayyip'ten hocası dahil diğerleri emin miydi? Tabii ki hayır! Emin olsalar hiç Mustafa Baş’ı "Tayyip öldürtecek” korkusuyla kaçırırlar mıydı? Sonra; Türk tarihine geçmiş en büyük yalan: “Ülkeyi çetelerden temizliyoruz"
49 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.