Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
BİE VELÎ KISSASI...
- "Hem dış algı, hem zihin ve iç idrakı içine alan bir veli kıssası: “Yanındaki dervişle, at üzerinde bir yerleşim yerine doğru yol alan büyük veli, arkasından gelen dervişin Güneş’in batmakta oluşu yüzünden karanlıkta yol almaktan ürktüğünü farkediyor, içini okuyor; ve sesli bir şekilde Güneş’e batmamasını söylüyor. Varacakları yere kadar Güneş sabit, ve şehre girdikleri ânda birden karanlık basıyor!”… Tabiî olarak aklın sorduğu soru şu değil mi: “Peki, Güneş batmadığına göre, başka insanlar da bunu görmediler mi?”… Görmediler; şâhidi yalnız kerameti gören müridindir…"
Sayfa 167 - İBDA YayınlarıKitabı okudu
Allah'ın yardımı ile gerçekleşen bütün güzelliklerin birer keramet olduğunu hangi Müslüman inkar edebilir? Böyle bir yardıma her Müslüman açık olmalı değil midir?
Sayfa 87 - Profil Yayıncılık
Reklam
Bir oluşun bizim tarafımızdan Allah'ın kuluna lütfettiği bir keramet sayılması için ille de sirkteki canbazınkiler gibi "harika numara" şeklinde mi ortaya çıkması gerekir? Neden bilgece bir soözğ söylemek, mesela ateşte yanmamaktan, havada uçmaktan, tayy-ı mekan etmekten daha üstün bir "kerem" sayılmasın?
Sayfa 87 - Profil Yayıncılık
Şükür dersi alabilmek çok mu kolaydır? İnceden inceye sorgulayarak düşünürsek, halis şükrün suda yürümekten çok daha çetin bir keramet olduğunu sezmez miyiz?
Sayfa 87 - Profil Yayıncılık
Bir an için düşünelim: Bir insanın kendisinden daha kötü durumda bulunan birisini görüp şükredebilmesi ve ders çıkarabilmesi neden keramet sayılmasın? Hatta bu, neden "suda yürümek" kadar üst seviyeden bir keramet olmasın? Fiziki bir harikayı, manevi derinlikten daha önemli saymak, doğrudan madde ilik değil midir?
Sayfa 86 - Profil Yayıncılık
- "Hace Ubeydullah Hazretleri buyuruyor ki: - "Kur'ân ile cidal mümkün olmadığı gibi, ârifin himmetine karşı durmakta kabil değildir. Ona karşı çıkan mutlaka mağlup olur. Hattâ denilmiştir ki, "bir kâfir bile iradesini bir nokta üzerinde yoğunlaştırıp himmet (gayret, çaba) sarfedecek olursa muvaffak olur." İmân ve iyi iş bu mevzuda hususi bir amil teşkil etmez. Saf kalplerin tesiri gibi, kötü nefslerin de tesiri sabittir..."
Sayfa 47 - 1.Levha, Çerçeve, Bir Demet Kerâmetler, İBDA YayınlarıKitabı okudu
Reklam
KERAMET ve istidraç...
- " (...) Kerâmet: Velâyet mertebelerinde yükselen bir abidin hilâf-ı adet hâli. Bağış, kerem. İkram, ağırlama... Lûgat çerçevesinde de görülüyor ki, "kerâmet", âdet ve alışılmışın dışı, olağanüstü ve hârika zuhurlar mânâsına. [...] Rızası sadece Allah ve Resûlü olanlar , "kerâmet ve keşiflerde iş yok, marifet istikamettedir" buyurmuşlar, kerâmeti "tarikatın oyunu" diye bildirmişlerdir... Bizzat Allah Resûlü, "Hud sûresi beni ihtiyarlattı!" buyurmuştur ki, söz konusu sûrede istikamet emredilmektedir... Bâtın kahramanları, "tarikatın oyunu" dedikleri kerâmeti, bir çırpıda "istidraç-sahte kerâmet"ten tefrik edenlerdir: Yanında tayyi mekân eden (uçan) birinden bahsedildiğinde, "sinek de uçar, hiç kıymeti yok!" cevabını veren veli misâli... Yine bir velî: "Benim babam tayyi mekân ederdi ama bâtından en ufak bir hissesi dahi yoktu!"...
Sayfa 43 - 44 - 1.Levha, Çerçeve, Bir Çerçeve: Hakikat-Kerâmet-İstidraç, İBDA YayınlarıKitabı okudu