Dolunaya bürünmüş yüzüyle, ceylân: Ona sakın yaklaşmayın diye uyardı bizi zaman.
Ah, yolladık ona, ne mektuplar İnkâr edemediği anlamlarla doluydular. Bir ‘sır’ bilerek sakladığımız da neydi?
‘Yazılmış’ olandan da mı ilerdeydi? Büyük okyanus, tutkunun hatırâtı, Parlayıp tutuşan ateşin nârı,
Yeni gün, ki ona karşı duran, Odur geçmiş aşklar denizinde kalan…