Vardığında seni öldüresiye öpen bir ayrılış.
Sayfa 84 - Can yayınlarıKitabı okudu
Ölüm ve aşk, yaşandığı zaman, onlar üzerine kurulmuş en derin fikirleri bile gülünç kılmaz mı zaten? Ölüm ve aşk sadece yaşayanların tanıyıp tarif edebilecekleri şeylerdir ve bu ikisini yaşayan kimse konuşamaz. Anlayacağın, aşk da ölüm kadar dilsizdir.
Sayfa 36Kitabı okuyor
Azap mevsimi
Hangi yaratılmış varlık kendisini üzmeyi ister ki? Bir insanın elinde olmayan bir kontrolden dolayı suçlanması iftira değil midir? Çözümü var mı? Elbette hayır. Suçlamalardan ve haksızlıklardan gerçekten çok yoruldum. Soruyorum size bir insan elinde yüreğinde olsa zerre kadar acı çektirir mi kendisine? Üzülür mü? Ciddi anlamda ciğerlerimde ağrılar
Meleğimi çok özledim.. Ölmeden önce de görecek miyim?
Yaşadıklarımızla yaşayacaklarımızı düşünmek.. Bir de öğrendiklerimizle öğrenmediklerimiz.. Öğrenmediklerimizi hiçbir zaman düşünememek.. Milyonlarca yıl yaşasak da hiçbir zaman öğrenemeyeceklerimiz de vardır bizim..
Bunca çabamızın ve gayemizin boşluk hissinden başka nasıl bir açıklaması olabilir ki? Sevmek gibi meselâ.. Allah'ım; yarattığın aşkın acısına ne kadar da benziyor yarattığın meleğinden çok uzaklarda ölüm..
Nasıl bir yaşamak suçunun azabıdır aşk dedikleri..
Meleğimi çok özlemem meselâ..
Gökyüzünün üstünüze bir toprak gibi örtülmesi..
Yıldızların sağanak misali boşalması tepeden tırnağa..
Güneşin doğmayı unutması..
Karanlığın evimiz ve yurdumuz olması..
Birisinin yüreğinizi yakarak kaçması gibi yaşarken ölmek dedikleri.. Birden bire ansızın ciğerinize saplanması paslı bir hançerin.. Sesi yok, çığlığı yok.. Son nefesimiz gibi.. Ölüm ve aşk dedikleri..