“Eğer şiddetten başka bir şeyden anlamadığı düşünülüyorsa, insana neden akıl verilmiş?”
Sayfa 95
Şiddetsiz İletişim'i kullanırken, insanların onlardan istediğimiz şeyleri yapmalarının ardındaki nedenin, o şeyi yapmaları kadar önemli olduğunun daima bilincinde kalırız.
Sayfa 15 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Cehennemde yaşamak istiyorsanız, başkalarının hislerinden sorumlu olduğunuza inanın.
Marshall Rosenberg
Sayfa 225Kitabı okudu
İç dünyamızda kendimize şiddetli davranıyorsak, başkalarına karşı gerçek anlamda şefkatli olmamız zordur.
Sayfa 145 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Şefkati engelleyen dilin bir başka kullanım şekli de, isteklerimizi talep olarak ifade etmektir. Açık ya da üstü kapalı her talep, karşı tarafı bir anlamda tehdit eder; çünkü kişiye, bu talebe uygun davranmadığında suçlanacağı ya da cezalandırılacağı mesajını verir.
Sayfa 38 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Şiddetsiz İletişim'de yas tutmak, mükemmel olmadığımız zamanlarda ortaya çıkan duygularımızla ve karşılanmamış ihtiyaçlarımızla tam olarak bağlantıda olma sürecidir. Bu bir pişmanlık deneyimidir, ama bu kendimizi suçlamadan veya kendimizden nefret etmeden, yaptıklarımızdan ders almamıza yardımcı olan bir pişmanlıktır. Davranışımızın kendi ihtiyaç ve değerlerimize nasıl ters düştüğünü görürüz ve kendimizi bu farkındalık sonucunda ortaya çıkan duygulara açarız. Bilincimiz ihtiyacımız olan şeye odaklandığında, kendiliğinden bu ihtiyacın karşılanmasına yönelik yaratıcı olasılıklara da yöneliriz.
Sayfa 149 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Duygusal sorumluluk geliştirme sürecinde, çoğumuz üç aşama deneyimleriz:
1. ''Duygusal kölelik'' -başkalarının duygularından sorumlu olduğumuza inanırız.
2. ''Başkaldırı aşaması'' -başkalarının duygu ve ihtiyaçlarını dikkate almayı reddederiz.
3. ''Duygusal özgürlük'' -başkalarının değil, kendi duygularımızın tüm sorumluluğunu kabul eder ve kendi ihtiyaçlarımızı başkaları pahasına asla karşılayamayacağımızın farkında oluruz.
Sayfa 78 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Kullandığımız dil bireysel sorumluluğumuzu fark etmemizi engeller.
Sayfa 35 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Yas tutma sürecinden sonra sıra kendini bağışlamaya gelir. Bu kez dikkatimizi, yasını tuttuğumuz davranışı gerçekleştiren yanımıza yöneltiriz ve kendimize şu soruyu sorarız: ''Şimdi pişmanlık duyduğum bu davranışı yaparken, acaba hangi ihtiyacımı karşılamaya çalışıyordum?''
Sayfa 151 - Remzi KitabeviKitabı okudu