"Bir insan, beynindeki odaları kullanabileceği eşyalarla döşemeli ve geri kalanları da istediği zaman çıkarıp kullanabileceği bir yere, kütüphanesine yerleştirmelidir."
"Sizi yalnızca hareket kurtarır. Umutsuzluğun zamanı değil." -SH
Eski zamanlarda devletine ihanet eden bir vezir, düşman sultana bir mektup yollayarak, kalenin kapılarını hangi gece açık bırakacağını bildirmek istemiş. Yalnız böyle bir mektubun yakalanması kellesini götüreceği için çok gizli bir yol bulmalıymış.
Çağırmış bir köleyi, "Vatanına çok büyük bir hizmette bulunacağını söyleyip saçlarını kazıtmış, ihanet mesajını adamın kafa derisine yazmış ve onu bir hücreye atarak saçlarının uzamasını beklemiş.
Bu durumda haberci yakalansa bile üstünde bir mektup bulunamayacağı için vezir kelleyi kurtaracakmış.
Günü gelince köleyi yola çkarmış, köle öteki kaleye ulaşınca, kafasını tıraş etmelerini söylemiş.
Bunun üzerine tıraş edilerek sultanın huzuruna çıkarılmış; sultanın mesajı rahatça okuyabilmesi için de kafasını
eğmiş.
Sultan mesajı okumuş ve gülümsemiş.
Çünkü mesajın altında, "Okuduktan sonra bu mektubu yırtın" yazılıymış.
Ve mektubu yırtmışlar.
Günümüzde de işler aynen böyle yürüyor.