t

Tarafsızlık

0 üye
Takip
Tarafsız medya?
Adil, ona bir öneride bulunmuş ve son derece önem­seyerek çıkardığı iki yapraklık gazetede yazmasını istemişti. Bülent de boş bulunup kabul etmişti bu öneriyi, başına gele­ cekleri nereden bilsin! İlk yazısını götürüp vermiş, sonra ya­zının yayımlanmadığını görünce Adil'e bunu sormak cesare­tini göstermişti. Bu cesaretinin bedelini Adil'in uzun nutuk­larına katlanarak çekmek zorunda kalmıştı sonra da! Onun basit bir göçmen gazetesi sandığı şey, aslında tarihsel bir belgeydi. Ilerde devrim müzelerinde sergilenecek değerli bir ya­yım organıydı o. Sonra gazetenin yönetimi kendisindeydi. Bir çocuğun bile gayet iyi bileceği gibi, gazeteleri yazarlar değil yöneticiler çıkarırlardı, dolayısıyla onların sözü geçerdi. Bu yüzden Bülent'in yazısını yayımlamakla ona bir lütufta bu­lunuyordu ve bunun ne zaman olacağına ancak o, yani gaze­te yöneticisi karar verirdi. Bu uzun ve yorucu söylev sonun­da Bülent anladı ki Adil kendisini bir gazete patronu, karşı­sındakini ise onun yanında çalışan bir zavallı olarak görme eğiliminde.
Bitaraf olan bertaraf mı olmalı?
Bölünmüş bir dünyada, sağduyulu kalmaya çalışan ve her­ hangi bir takıma girmeyen adama duyulan kuşku, sonunda o insanın çarmıha gerilmesiyle sonuçlanıyordu.
Reklam
“1935'te bir gazeteci gönlünün, “Vahşi'nin isteklerinden yana mı, şartlandırılmış istikrar idealinden yana mı?" olduğunu sorduğunda, Huxley'nin, "İkisinden yana da değil, bence iki ucun arasındaki bir orta hem istemeye değer hem olabilirdir, hem de bizim hedefimiz olmalıdır," diye yanıtladığı aktarılır.” ↣ Sonsöz, David Bradshaw (Huxley’den alıntı yapılmış.)
Sayfa 264 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
İnananın da,inanmayanın da birlikte tüküreceği surat… Tarafsızlık suratı…
Tarafsız!
Bu kelimeden iğreniyorum.İnsan,taraf demek…Tarafsız fikir,cisimsiz gölge gibi bir şey…
Yeni değil on yıllardır, "bîtaraf olan bertaraf olur" diye diye kutuplaşmaya hizmet edenler, tarafsız kurumların, tarafsız medyanın, tarafsız memurların, tarafsız yargıçların özleminden dem vuruyor şimdilerde. Bu ülkede tarafsız olmanın bedeli yok sayılmaktır. Geri kalanı hâyâsız sayıklamalardan ibaret. Oysa ne güzel olurdu değil mi tarafsız kurulların oy saydığı, seçim kanununa muhalefet edenlerin tarafsız hâkimlerin elinde cezalarını çektiği, tarafsız medyada yapılan yayınları gönül rahatlığıyla izleyebildiğimiz zamanlar? Çocuklarımız tarafsız kurulların hazırladığı sınavlarda sadece bilgileriyle yarışabilseler, mülakatlar liyakatli tarafsız hakemlerin nezaretinde yapılsa, insanlara uzmanı oldukları veya uzmanlaşmak istedikleri alanlarla ilgili sorular sorabilen, nereli olduğunu, kimlere oy verdiğini veya hangi görüşe yakın olduğunu sormayı akıllarından geçiremeyecek yetkede insanlar olsaydı fena mı olurdu?
Sayfa 23 - Tamer SağcanKitabı okudu
Reklam
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.