Profil
Birçok canlı türünü resmen katlettik. Türleri soykırıma uğrattık. Yine de türümüze özgü çifte standart alışkanlığıyla, insan soykırımını kınamaya ve idam cezası aleyhine bağırıp çağırmaya cüret edebiliyoruz. Tür açısından bakılacak olursa bu, tür bencilliği bile sayılabilir. Bu bencilliktir, çünkü kendi türümüzün yaşam değerini tüm canlıların yaşam değerinden soyutlayarak onu hepsinin çok çok üstüne çıkarıyoruz. Bir yandan spor için başka canlı türlerini öldüren avcılara kupalar, ödüller verirken, bir yandan da kendi türünden olanları öldüren insanları idam cezasına çarptırıyoruz.
Sayfa 190Kitabı okudu
Bu kitabı yazarken gördüm ki sadece benim kusurum değilmiş; okumuş, belli bir eğitim almış insanların büyük bir kısmı da sağlıkla ilgili hiçbir şey bilmiyormuş. Asıl üzücü olan ise öğrenme çabaları da yok...
"Ancak" diye yazıyor, "sevgiyi tam anlamıyla anlamadığımız halde, ne varlığını ne de gücünü yadsıyoruz. Sevgiyi her gün yüzlerce farklı biçimde ya deneyimliyor ya da ona tanıklık ediyoruz; gerçekten de yas, sevginin bedelidir. Hayvanlar yas tutabildiğine göre sevgi de duyuyor olmalılar."
Sayfa 19 - Raskolnikov KitapKitabı okudu
Şempanze ve filler yas tutarlar. Sahada çalışan öncü bilim kadınları Jane Goodal Tanzanya'da şempanzeler ve Cynthia Moss Kenya'daki filler üzerine çalışmalar yaptıktan sonra yıllar önce ilk elde ettikleri gözlemlerine dayanarak bu hayvanların sevdiklerinin ölümünün ardından yas tuttuklarını bildirdiler.
Sayfa 11 - Raskolnikov KitapKitabı okudu
Sadece insanlar, diğer hayvanların derilerini yüzer ve postlarıyla kürklerini giyerdi.
Nasıl ki köpeklerin dövüşmesinden zevk almak Michael Vick'in yaptığı şeyi meşrulaştırmıyorsa, damak zevki de hayvansal ürün tüketmek için bir gerekçe olamaz.
"İneğin yavruları yok mu?" diye sordu Somel ciddi ciddi. "Ah, var tabii, ona da buzağı denir." "Hem buzağıya hem size yetecek kadar süt var mı?"
68 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.