...
Babalar bağrında mermi taneleri toplarken
Analar ellerinde yokluk örer
Öyle garip gözyaşı taneli çorbalar pişer
Pişer de doymaz hiçbir acı ve keder
...
Ürkek bakışlarında kaybolan umutlarım vardı
Avuç içlerimin sıcaklığında sarsılan hüzünlerim sonra
Kül dedim kordum
Gel dedim utançtım
Sus dedim uslanmadım
Ben İstanbul'a değil
Sana ıslandım
Ve neden sonra
Hangi depremde yıkıldı insanlık duvarları
İnsanlık namına sadece bir deyim mi yoksa
İrfan medeniyetinin sakinleri
Güzel insanlardık biz
Söyleyin ülkümü hangi kurşunla vurdunuz
Söyleyin ülkem nerede
Bir sancı var içimde bir özlem
Vuslata koşalım
Duymuyor musun
Bedenlere hapsedilmiş ruhların sesini Duymuyor musun?
Yeter artık kafeterya köşelerinde
Sigara külüne ekmek bandığın
Bir sancı var içimde
Bir özlem
Vuslata koşalım