Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
252 syf.
·
Puan vermedi
"Matilda, kitap okumayı deli gibi seven, çok zeki bir kızdır. Anne-babası ise, onun işe yaramaz bir baş belası olduğunu düşünmektedir. Oysa kendileri, yalnızca televizyon izlemek ve insanları aldatarak para kazanmakla ilgilenen insanlardır. Derken matilda annesiyle babasına güzel bir ders vermeye karar verir." Kitabı çocuklar kadar yetişkinler ve gençler de okumalı. Sıradışı ve eğlenceli bir konusu var ve kesinlikle sıkıcı değil. Çok akıcı bir dille yazılmış. Okurken matilda'ya hayran kalacaksınız. Sonu da süpriz bir şekilde bitiyor. Matilda'nın anne-babası günümüz anne-babalarının ne kadar vahim bir durumda olduğunu açıklıyor.
Matilda
MatildaRoald Dahl · Can Çocuk Yayınları · 20223,197 okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
Okuduğum ikinci kitap. Rafta görür görmez tekrar alıp okumuştum. Çocukken de boşuna etkilenmemişim dedim yeniden okuduğumda. Roald Dalh’ın dünyalarını gezmek harika.
Dev Şeftali
Dev ŞeftaliRoald Dahl · Can Çocuk Yayınları · 2013997 okunma
Reklam
252 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Matilda - İyiliğin ve nezaketin açtığı kapı!
Bazı kitapları okurken yaş kriteri çok bir anlam ifade etmiyor. Matilda benim için geç kaldığım bir kitaptı. Ayrıca çocuk edebiyatına da ilgim olduğunu anlamamı sağlayan bir kitap... Baş karakterler çok iyi işlenmiş ve 9+ yaş bir çocuğun çok iyi anlayacağı ve kavrayacağı bir şekilde, kelimeler özenle seçilerek açık-akıcı bir dille yazılmış. Matilda, kitapta saflığın ve iyi niyetin simgesi diyebiliriz. Aile ve okul hayatında yaşadığı birtakım olaylarla ve insanlarla karşı karşıya gelerek, olgun bir şekilde onları selamlayan, sakin, konuşmacı, entel :) bir kızımız. Onun ailesinden alamayıp, kitaplarda gördüğü ve öğrendiği tüm bu güzellikler, hoşgörü, nezaket ve şefkat, en şiddetli olaylar karşısında bile sükunetini koruyarak, olaylara kapsamlı, mantıklı ve sakince ele almasını ve kendini -hatta çevresini rahatlatmasını sağlıyor. Onun güzel kalbi ve kendini bilirliği, dışarı atamadığı yoğun enerjisiyle birleşince minik bedeninde dolup taşıyor ve akabinde beyin gücü de devreye giriveriyor. İşte Roman şimdi biraz daha eğlenceli bir hal alıyor. Nesneleri hareket ettirme yetisine sahip olan Matilda, bunu çok sevdiği öğretmeninin-aynı zamanda dostunun iyiliğinden yana kullanıyor. Dipçik not olarak belirtmeliyim ki Matilda; anlatımındaki basitlik ve sadeliği geçtim, büyük-küçük herkesin kendince çıkarımlar yapabileceği, saf sevginin neler meydana getirebileceğini bizlere gösteriyor. Sağlıkla ve sevgiyle okuyunuz, okutturunuz!
Matilda
MatildaRoald Dahl · Can Çocuk Yayınları · 20223,197 okunma
Yirminci ve yirmi birinci yüzyıl kısa öyküleri modern ve postmodern diye ikiye ayrılır, ancak aradaki çizgi belirsizdir.
Notos
Katherine Mansfield, Virginia Woolf, D.H. Lawrence, Elizabeth Bowen ve Alan Sillitoe’nun öyküleri modernizme örnek olarak incelenmiş; Salman Rushdie, A.S. Byatt, Angela Carter ve Beryl Bainbridge’in öyküleri postmodern metinlerarasılığa örnek olarak çözümlenmiştir.
Notos
İrlanda’daki İngiliz sömürgeciliğini irdeleyen Frank O’Connor, Jamaika’nın durumunu inceleyen Jean Rhys ve Jane Gardam, bakışını Afrika’ya çeviren Doris Lessing, İngiltere’deki Pakistan kökenli insanların sorunlarını ele alan Hanif Kureishi ve Japonya’nın Amerikanlaşma sorununu konu eden Kazuo Ishiguro’nun öyküleri sömürgecilik sonrası bağlamında ele alınmıştır. Dylan Thomas, Ian McEwan ve Penelope Fitzgerald’ın öyküleri, akılcılığın sınırlarını aşan gerçeküstü anlatımı örnekler.
Notos
Reklam
John Fuller’ın öyküsü gerçeklik, bilgi, edebiyat ve dile ilişkin şüpheler besleyen modernizm ve postmodernizmin kötümser bakış açısına iyimser bir yanıt olarak ele alınır. Öyküsü, her şeye rağmen, insan var olduğu sürece edebiyatın da var olacağını savunur.
.. geleneksel izlek ve anlatım teknikleri dışına çıkmak isteyen birçok yazar kısa öykü türünü seçmiştir. En önemli örnek belki de James Joyce’un modern öyküye yön verdiği Dubliners (1914, Dublinliler ) adlı öykü derlemesidir.
Gerçekçi anlatım başta dış dünya üzerinde yoğunlaşırken sonradan somut ayrıntılar yoluyla karakterin iç dünyasını anlatan psikolojik gerçekçiliğe dönüşmüştür. Kısa öykünün tarihindeki bu dönüm noktası modernizmin başlangıcına işaret etmektedir.
Rusya’da Nikolai Vasilievitch Gogol (1809-1852), İvan Sergeyevitch Turgenyev (1818-1883), Lev Nikolayevitch Tolstoy (1828-1910), Anton Pavlovitch Çehov (1860-1904), Fransa’daysa Edmond de Goncourt (1822-1896) ve Jules de Goncourt (1830-1870) kardeşler, Gustave Flaubert (1821-1880), Emile Zola (1840-1902) ve Guy de Maupassant’ın (1850-1893)bulunduğu yazarlar yeni bir geleneği oluşturmuştur.
Reklam
Gerçekçilik ayrıca natüralizmin, insanların benliklerinin çevresel koşullar tarafından belirlendiği düşüncesini benimserken, kalıtımsal özelliklerin de belirleyici olduğu görüşünü pek paylaşmaz.
Natüralist felsefe, iki etkene dikkat çeken Charles Darwin (1809-1883), Karl Marx (1818-1883) ve Hippolyte Taine’in (1823-1893) kuramlarından etkiler taşımaktadır.
Max Planck’ın (1858-1947) Wemer Heisenberg (1901-1976) ve başka bilim adamlarıyla 1900’de ortaya attığı kuantum kuramına göre enerji parçacıkları süreklilik göstermeyen ve öngörülemeyen bir biçimde değişim gösterir.
Almanya’da doğup Amerika’ya göç eden bilim adamı Albert Einstein (1879-1955) 1905 yılında izafiyete ilişkin özel kuramını ortaya atar ve 1918’de yayımlanan (İzafiyet: Özel ve Genel Kuram) adlı çalışmasında, koca evrendeki tek kesin ve değişmez verinin ışık hızı olduğunu, diğer bilgilerinse göreli olduğunu öne sürer. Fransız düşünür Henri Bergson (1859-1941) da hem dış dünyanın değişken hem de Freud’un dediği gibi, insanın zamanı algılama biçiminin karmaşık olduğunu savunur.
430 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.