Yazarın kalemini çok seviyorum ve 2 kitabı hariç kalan bütün kitaplarını okudum. Bir çoğunu da büyük bi keyifle bitirdim. Bu kitapta beni yanıltmadı. Çok severek ve eğlenerek okudum. Hele bide karadeniz hikayesi ile şivesi ile tadından yenmedi desem yeridir.
.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Amcasının adamlarından kaçarken liman ambarlarından birinde gördüğü bir sandığa saklanan Leyla, uyuyup kaldığında, sandığın limandaki Lodos gemisine yüklendiğinden habersizdir. Uyandığında ise kendisini bir gemide bulmakla kalmaz birde işitip gördükleri sayesinde, geminin zalim Reisi ile çılgın tayfasının arasına düşmüştür fakat ne yapıp edip saklanmaya devam etmeli ve fırsatını bulduğunda kaçmalıdır.
.
Lodos gemisinin Reisi Mustafa, nam-ı diğer Barut için deniz demek herşey demektir. Hiç birşey onun denizlerde olmasını engelleyemez. Yine bir sefer zamanı karadan denize açıldığında yuvasına döndüğünü hisseder, tabi bu yuvası da tam bir şenlik yeridir deli dolu tayfasını hizaya getirmek için kükreyişleri bütün gemiyi inletmektedir.
.
Denize açıldıktan bir kaç gün sonra erzakların azaldığını fark ettiklerinde gemide kaçak bir yolcu olduğunu anlayan Barut, o fareyi ele geçirdiğinde neler yapacağını keyifle düşünmeye başlar..
.
Böyle başlayan Barut ile Cesur farenin hikayesi , Leyla’nın peşindeki adamlar yüzünden tam bir karmaşaya dönüşür.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx