Arkeolojinin Kısa Tarihi size olayları farklı tarihler farklı kıtalar arası geçişlerle adım adım arkeolojinin bilim olmaya doğru ilerleyen yolunu anlatıyor.
Ben böyle bir kitapta kronolojik olarak açıklayıcı bir sıralama olmasını beklerdim fakat yazar daha geçişli bir sıralamayı tercih etmiş. Bu tercih bence kitaba olumsuz bir yön katmış. Bunun dışında kitap kalan beklentilerimi karşıladı.
Genel olarak Arkeoloji dünyasıyla sizi tanıştıran güzel bir kitap. Merak ettiğiniz bir alansa okumanızı öneririm.
Diğer pek çok alanda olduğu gibi arkeolojinin başlangıcı da elitlere hitap eden bir merak ve macera konusu. İş giderek uluslarası bir rekabete dönüyor. Bunun neden olduğu kaos, arkeolojinin konusu olan nesnelerin amatörce yağmalanmasına yol açıyor. Amaç bazıları için prestij, bazıları içinse para kazanmak.
Sonradan sonraya keşfedilen bilimsel ve kolaylaştırıcı yöntemler profesyonelliği beraberinde getiriyor. Birtakım uluslararası kural ve standartlar belirleniyor. İş daha medenî bir hâl alırken, sıradan halkın ilgisi artıyor, konu aynı zamanda milliyetçiliğin de bir malzemesi hâline geliyor.
Arkeolojiye ilgisi olanların bu kitabı okumaları pek yararlı olacaktır. Arkeoloji biliminin hangi aşamalardan geçtiğini iyi özetliyor. Arkeolojinin oluşumunda Pompeii’nin keşfedilmesinin bir dönüm noktası olduğu, meşhur Indiana Jones karakterinin ilham alındığı kişi, vb. ilginç bilgileri de öğrenebiliyorsunuz…
"Bir kapı kapandığında diğeri açılır;ancak biz kapanan kapıya öyle uzun bakar ve üzülürüz ki bizim için açılan diğer kapıyı göremeyiz."(Alexander Graham Bell)
Bir insan başarılı olmak istiyorsa:
Ümitsizliği, gelecekle ilgili ümitli olmakla;
Yetersizliği, kendini sorumlu ve yeterli görmeyle;
Değersizliği, kendini değerli görmeyle;
Kaderciliği, tevekkül anlayışıyla değiştirmelidir.
"Kendimizi ne kadar iyi tanırsak, kendimizle diyaloğumuz ne denli güçlü ise ailemizle, arkadaşlarımızla, akrabalarımızla, toplumumuzla tüm dünya insanlarıyla o denli güçlü diyaloglar yakalarız. "
"...üzerinde durmamız gereken konu, iletişimde sorun yaşanmasının en büyük nedenlerinden biri de kişinin sadece kendi dar çerçevesinden bakması ya da genelleme yaparak kişisel özellikleri göz ardı etmesidir."