Göçüp gitmeden önce senin sosyalist olduğunu görmek istiyorum, anlıyor musun! Varoluşun anlam kazanır böylece. Yaklaşan hayal kırıklığı döneminde seni kurtaracak tek şey bu.
Sayfa 381 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Aman! Midemi bulandırıyorlar. Halbuki düşünsene, bir zamanlar bütün masumiyetimle yüksek makamlarda oturan, güzel evlerde yaşayan, banka hesabı olan eğitimli insanların ne kadar değerli olduklarına inanırdım.
Sayfa 379 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Bu odadaki tek bireyci benim. Hiçbir şey için dönüp devlete bakmam. Devleti kendi yozlaşmış gereksizliğinden kurtarmak için sadece güçlü bireye, atının sırtındaki adama bakarım.
Sayfa 375 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Müzikten olağanüstü etkileniyordu. Sert bir içki gibi duygularının cüretini alevlendiriyor, hayal gücünü ele geçiren bir uyuşturucu gibi göklerdeki bulutların arasına çıkarıyordu onu.
Sayfa 26Kitabı okuyor
Hissediyorum... ama anlatamıyorum...
Sayfa 140Kitabı okuyor
Ve genç bir kız hem kendi kendisine yetip, hem de gözlerini yumuşak ve kibar olarak koruyamaz.
Sayfa 110
Aşk, hayatın en yüce ifadesiydi.
Sayfa 372 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Bir tek beni hiç sevmemiş olduğuna inanabilirim...
Yanakları pembe pembeydi, gözlerine bakmaya doyamıyordu. O gözler ki ölümsüzlüğü ilk kez orada görmüştü. Kelimelerle ifade edilmiş tüm savları aşan, sözcüklere dökülmemiş bir iddia okudu Ruth’un gözlerinde. O gözlerde aşkı gördü ve bütün tereddütlerin uçup gitmiş olduğunu anladı. Kendi gözleri de aşk doluydu. Aşkta sual olmazdı. Tutkudan onun anladığı buydu.
Sayfa 371 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Acıma ve şefkat, kölelerin yeraltına hapsedildikler deliklerde yaratılmıştı;sefillerle zayıflar ordusunun ıstırabından başka bir şey değildi.
"Fethetmek, yanı başında oturan zambak solgunu bu kızı elde etmek."
Sayfa 24Kitabı okuyor
Kendine güveni tamdı ama kendine yalnızca kendisi güven duyuyordu.
Sayfa 137Kitabı okuyor
"... zavallı, aptal köleler, diye düşündü. Köleler kendi köleliklerine takıntılı hale gelmişti. İş bulmak onlar için, önünde yerlere kapanıp tapındıklar altından bir puttu. "
" O kızın sert bakan gözlerini gördünüz.
+ Kendi başının çaresine bakmış bir kızın gözleri yumuşak olmaz."
- Jack London
Kulaklarında bir ses, “Bu sefer olacak! Bu sefer olacak!” diye yankılanıp duruyordu, nakarat gibi. Elbette bu kez olacaktı. Dergilerin üzerine atlayacağı metni nihayet üretiyordu artık.
Sayfa 370 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor