Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayattan zevk alma konusunda en yetenekli insan da hoş şeylere asgari miktarda ihtiyaç duyan kişiydi. Modern çağ öncesinin çileciliği, bu onun doğrudan amacı olsun ya da olmasın, zevk alma kapasitesini artırıyor ve böylece hayatı yeğin hale getiriyordu. (Modern çileciliğe geçiyor burada.) Çevre giderek daha parlak, şenlikli, gürültülü ve heyecan verici hale gelir -ama insanların zihinleri tersine işleyerek neşesini kaybeder. Alabildiğine şen şakrak şeyler, onlarla ne yapacağını bilmeyen alabildiğine mahzun insanlar tarafından seyredilmektedir: İşte metropoliten eğlence "kültürümüzün" anlamı.
Sayfa 196 - Alfa
Bencilliğin kesinlikle asli bir özelliği, kendi değerini tam bilmemesidir. Bencil kendisini ancak başkalarına kıyasla kavrar, toplumun başkalarından daha çoğuna sahip olmayı ve edinmeyi isteyen bir ferdidir sadece.
Sayfa 105 - Alfa
Reklam
Max Scheler'in dediği gibi hınç, insanı yavaş yavaş kendi ruhunu zehirlemeye sürükler.
Kapitalizmle birlikte
Kurnazlık, çabuk uyum, hesapçı bir zihin, "güvenlik" ve her yönde engelsiz iletişim kurma arzusu (ve bu koşulların gerçekleşmesine uygun nitelikler), her şartın "hesap edilebilirliği" yönünde bir anlayış, çalışmada verimlilik ve süreklilik eğilimi, anlaşmaları sonuca bağlarken ve yürütürken ekonomi ve kesinlik: İşte şimdi baş tacı edilen temel değerler bunlar.
Sayfa 198 - Alfa
...Umduğum gibi ummamış olsam Yine sevdiğim gibi seveceğim.
Sayfa 102 - AlfaKitabı okudu
Descartes'tan beri gelişmekte olan yeni dünya görüşünün özünde "hayat" kendi başına artık orijinal bir fenomen değil, yalnızca mekanik ve zihinsel süreçlerin bir karmasasıdır. Mekanistik hayat görüşü canlı varlığı bir "makine" olarak, onun "örgütlenmesini" de insan yapımı alet edevattan ancak derece farkıyla ayrılan bir faydalı araçlar toplamı olarak görür.
Sayfa 205 - Alfa
Reklam
Her türlü beden eğitimi, yaşamsal güçlerin salt oyunu olarak kendi başına değerli olmaktan çıkmış, işten arta kalan zamanda "eğlenme" ve yenilenmiş faydalı emek için kuvvet toplama haline gelmiştir... -varsa yoksa her şey iş uğruna, çalışma uğrunadır... Her şeye hükmeden mekanik kismettir. "Gerçek ciddiyet" yalnızca çalışma ve iş hayatında egemendir; geriye kalan her şey sadece "eğlence"dir.
Sayfa 204 - Alfa
Nietzsche görüşleri
nefret edilenlerin boyunduruğuna girmeye 'itaat' (bu boyunduğu buyurduğu söylenen birine -Tanrı diyorlar adına- itaat) denecek. Zayıfın saldırmazlığı, hatta çokça sahip olduğu korkaklığı, kaçınılmaz olarak kapı eşiğinde beklemek zorunda oluşu burada olumlu adlar alıyor, 'sabır' gibi, hatta 'erdem' de deniyor
Sayfa 23 - Alfa
Her şeyi bağışlayabilirim ama seni -seni sen yapan şeyi, sende olanın bende olmamasını- aslında sen olmamamı asla.
Sayfa 36
Geri119
294 öğeden 286 ile 294 arasındakiler gösteriliyor.