Yine muhteşem bir kitap okudum ve buradayım.
Körlük; virgüllü diyaloglarıyla, isimsiz karakterleriyle gerçekten farklı bir roman. İnsan olmanın gerçeklerini oldukça sert çarpıyor suratlara. İsimlerimizi ardımızda bıraktığımızda hepimizin aynı olduğunu ne de güzel anlatıyor. Mesleğimiz, toplumsal statümüz, kimliğimiz bir anda hiç oluyor gözlerimize o beyaz perde çekildiğinde. O andan itibaren ahlak kuralları, görgü kuralları, trafik kuralları, ne kadar kural varsa hepsi yok oluyor; yegane kural ne yaparsan yap ama hayatta kal oluyor. Peki doktorun karısı neden kör olmadı? Belki de kör olmadığı halde kocasını bırakmayıp karantinaya gitmeye karar verdiği an yazıldı kaderi. Ya da bu kabusun, kaotik ortamın, bu dehşet sahnelerininin tanık olacak bir çift göze ihtiyacı vardı. Kalp atışlarımı hızlandıran,beni ter içinde bırakan hatta uykularımı kaçıran bir roman yazmışsın Saramago. İyi ki yazmışsın, ben de iyi ki okumuşum.