Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.27
meryc
meryc
@meryc
Rabbim! Doğrusu bana indireceğin hayra muhtacım (28:24)
953 kütüphaneci puanı (Geçen ay: 1)
900 okur puanı
Haziran 2017 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
240 syf.
10/10 puan verdi
Üç yıl sonra kitap incelemesi yazıyorum. Arayı neden bu kadar çok açtım onu da bilmiyorum. Yazar, Hakan Öner hakkında pek bir bilgim yok “Hz. Peygamber’in [sallallahu aleyhi vesellem] Aile Hayatı” adlı eserini beğendim. İlk öncelikle kitabın içindekileri listeleyeyim belki merak edenler vardır:
-Peygamber Efendimiz’in [s.a.v.] Aile Hayatı
-Yuva
84 syf.
·
Puan vermedi
Poulet aux prunes ? Qu'est-ce que c'est ?
C'est un plat iranien.
Vais-je lire un livre de recettes ?
Pas du tout.
Alors de quoi s'agit-il ?
De Nasser Ali Khan.
Qui est-ce ?
Un musicien qui joue du tar. C'est un instrument comme la guitare mais un peu différent. Jusqu'à la fin de la bande dessinée on ne savait rien. En effet, le roman graphique a commencé au tout début. On ne savait pas qu'un chagrin d'amour pouvait tuer une personne... Peut-être c'est le mensonge qui tue.
Alors pourquoi mentir ?
Je ne sais pas. Par contre, je sais que la vie sera différente si tout le monde est honnête.
Mais cette fois, il n'y aura pas un tel livre. On n'aurait pas écrit une histoire de joie. N'est-ce pas ?
C'est vrai.
Tu n'aurais pas préféré à ça ?
Non, notre culture aime le drame...
C'est la vie ?
Aucune idée.
352 syf.
8/10 puan verdi
Spoiler içerebilir (!)
Gülseren Budayıcıoğlu, Türk psikiyatristtir ve kitabında hastalarını kaleme almıştır. Kapak fotoğrafında görünen kadın aslında ana karakterimiz olan Nalan Hanımdır. Onun hayat hikayesi hepimizi hayrete düşürecektir. Giyim tarzıyla, davranışlarıyla çok nostaljiktir.
Kitabı bitirdikten sonra kendisini gerçek adıyla bulma niyetiyle çok aradım fakat bulamadım. Bu nedenle yazarı da tebrik etmek isterim. Hastalarını çok iyi saklamış :)
Nalan Hanım, Hayri Bey'e olan aşkından Gülseren Hanımla yolları kesişiyor. Hayri Bey önceden evli ve çocuklu bir adam. Nalan Hanım'ı çok sevmiş fakat şimdi de başka bir Hanım'a aşık olmuş... Kitapta başka farklı hikayeler de mevcut. Hepsi birbirinden enteresan. Yazar, baştan sona kadar Nalan Hanım ile başlayıp bitirmiş. Psikolojiyi seviyorsanız, bu kitabı kesin beğenirsiniz. Benim aklımdan belki de hiçbir zaman çıkmayacak olan bir kitap. Psikiyatrist olmanın avantajları da bu olsa gerek; olayları okuyucularla birleştirmek... :)
Okur Takip Önerileri
127 syf.
10/10 puan verdi
İmam Gazali bu kitabında Allah'ın yarattıklarına bakıp, düşünüp, tefekkür edilmesini sağlıyor. Allah'ın hiçbir şeyi gözden kaçırmadığına inanıp ibret almaya yardımcı olan bir eser. Benim etkilendiğim birçok konu var. Bunlardan bir tanesi gökyüzüne bakmak oldu. Bu bakış Allah'ı hatırlatır, mutluluk verir, şüphe, korku, gerilimi azaltır ve insanı teselli eder. Aynı şekilde toprağın yaratılışı muhteşemdir. "Allah'ın yeri yumuşak yaratmasındaki rahmetinden bir diğeri, insanların ihtiyaç duyduğu yerlerde kolayca kuyu kazabilmeleridir", "yolculuğu mutluluk içinde yapılacak derecede kolaylaştırılmasıdır." (28. sayfa). Eğer toprak sert olsaydı, hem insanlar, hem hayvanlar, hem de bitkilerin yetişmesi için zor olurdu. Beni etkileyen bir diğer konu dağların yaratılışı ve suyun, nehirlere akması oldu. Bazı dağlarda sular muhafaza edilir, diğerlerinin üzerinde sular kar ve buz şeklinde bulunur. Sıcaklık onları eritir ve böylece pınarlar ortaya çıkar. Gerçekten düşününce çok şanslıyız. Acaba yeterince şükür ediyor muyuz? :) Havanın bazen yağışlı ve bazen de güneşli olması işleri de düzene koyar. Allah'ın yaratmasında bir düzensizlik bulamayız. Gerçekten inananlar için hikmet ve ders vardır. Ateşin yaygın bir tehlike olmasından dolayı da sınırlandırmış ve cisimlere stoklamıştır. Gazali aynı şekilde insan vücudu, hayvanlar ve bitkilerden de bahsetmiştir. Hepsinde birer özellik var. Örneğin, kuşların bacaklarında tüy yoktur çünkü yem bulmak için sulu ve çamurlu yerlere de konmak zorunda kalırlar. Tüylü olsaydı, ıslanıp çamur oluşabilir ve uçmaları zorlaşabilirdi. Subhanaallah, şahane!
268 syf.
10/10 puan verdi
Kitabı yeni bitirmeme rağmen etki yapacağını düşünmüyordum fakat çok güçlü bir anlatıma sahipmiş. Bilinçaltıma işlendi. En son "Dil Belası" kitabını okuduğumda bunu yaşamıştım -aradan uzun zaman geçmişti, yeniden güncellenmeye ihtiyacım varmış. Bu kitabı da tam vaktinde okumuşum. İncelemeye gelirsek, yazarımızın biraz dindar olduğunu düşünüyorum. Tatlı dili, dine de bağlıyor. Kitabın birçok sayfasında İncil, Tevrat ve Zebur'dan alınmış kısımlar mevcuttu. Kitabı sevmiş olmamın nedenlerinden en önemlisi de kendimi bulmuş olmamdı. Yazarımız geçmişte öğretmenlik yapmış. Bu benim için önemli bir detay. Her şeyin başı eğitim. Olumlu sözcükler, bizleri biz yapan değil midir? Sadi Şirazi'nin de dediği gibi "Yanlış üslup, doğru sözün celladıdır." Şunu da unutmamak gerekir; ruh halimizi sözcükler anlatır. İşe yaramayan sözcükleri ayıklamalıyız ve güne olumlu sözler duyarak başlamalıyız. Örneğin, sabah uyanınca komik bir video izlemek. Sabah ilk ders öğrencilere mutlu anlarını sormak (böylece öğrenciler diğer kalan derslere neşeli devam edebilirler).
Kitabın birçok kısmından etkilendim. Özet olarak şunlardı :
- Şikayetçi olmadan bir gün geçirmek.
- Kendimize çekidüzen vermek için Benjamin Franklin tarzını uygulamak (bırakmak istenilen davranışları not etmek)
- İnsan ilişkileri (evli çiftlerde tatlı sözcüklerin azalması; birbirlerini artık nasıl olsa elde etmiş oldukları düşüncesi)
- Görgü kuralları (lütfen ve teşekkür etmenin önemi)
- Çocuk eğitimi (küçük yaştan kitap okunulması)
- Öğretmenlik.
Bence bu kitabı 7'den 70'e bütün Türkiye okumalı.
284 syf.
7/10 puan verdi
Beynimiz nasıl çalışır? İçinde neler olup bitiyor? Bilinçaltında neler var?
Bu kitapta bu soruların yanıtını bulacağınıza inanıyorum. Bilinçaltını bir kara kutuya benzetebiliriz. Yargılarımız, düşüncelerimiz, ırkçılık oradan çıkabilir.
Yazarın diğer kitabı Outliers'dan daha farklıydı ve psikolojikti.
Kendime ve çevreme yaptığım bir testi sizlerle de paylaşmak isterim. Cevabını düşünün, bulduktan sonra okumaya devam edersiniz :
"Bir adam, oğluyla birlikte ciddi bir trafik kazası geçirir. Baba hayatını kaybeder, oğul ise acile kaldırılır. Hastaneye varıldığında uzman doktor çocuğa bakar, bir an afallar ve "Bu çocuk benim oğlum!" der. Peki doktor kimdir?" (106. sayfa)
Verdiğiniz yanıtın bilinçaltınızla alakalı olduğunu unutmayın.
"Aklın nasıl çalıştığını ve insan hükmünün güçlü ve zayıf yanlarını öğrendiğimiz anda harekete geçmek asıl sorumluluğumuzdur." (232. sayfa)
Bir insanın profili hakkında verdiğimiz hükümler birer stereotip olabilir. O kişinin odasına girdiğimizde daha farklı bir profille karşılaşabiliriz. Tıpkı bir çiftin arasında geçen konuşmadan sonucun başarılı olup olmamasını anlaşılması gibi...
Demin sorulan soruya geri dönersek, yanıt "anne" olacaktı. Yanlış veya doğru cevap verilmesi kadının toplumda, kariyer hayatında nerede gördüğünüzle alakalı olabilir.
96 syf.
9/10 puan verdi
Spoiler içerebilir (!)
Gece gece sinirlendim. Kitap ve karakterler çok iyiydi. Çok beğendim bu nedenle duyguları tam anlamıyla yaşayabildim. Ülkemizde böyle efendi erkeklerin dışlandığını tahmin etmek beni daha da üzüyor. Tarih boyu Eyşanlar, Nastenkalar yaşamaya devam ediyor. Yine de kadınlara yüklenmeyeceğim, cinsiyetle değil, karakterle alakalı olduğunu düşünüyorum. Bunların sonu ne zaman gelecek ben de bilmiyorum. Yine de umut ediyorum...
Konu Rusya'da geçiyor ama Yeşilçam filmlerinden uzak değil.
Aklıma Asya ile İlyas geldi...
244 syf.
7/10 puan verdi
"Bazı insanlar neden daha başarılı olur?", okumadan önce motivasyon, isteklendirmeyle alakalı olduğunu düşünmüştüm. Bu nedenle biraz hayal kırıklığına uğradım. Nasıl başarma arzusu oluştu? sorusu eksikti.
Özet olarak, bazı insanların başarılı olma nedenleri :
- çok çalışmak
- nüfus azalma döneminde doğmak
- doğum tarihi (eskiden eylül/mart arası doğanlara bilerek seçilme, başarma şansı veriliyormuş)
- doğum yeri
- aile
- kültürel mirasları yerine göre kullanmak
Kısacası, çok çalışmak dışında diğerleri şansla alakalıydı...
430 syf.
10/10 puan verdi
Yazarı, yıllar önce bir videosuna rast gelerek tanıdım. Türkçe tercümesiyle şöyle diyordu "Elinizdeki nimetleri küçümsemeyin: İslam nimeti. Benim annem, babam Müslüman değil. Eşim bu salonda dinliyor beni. Onları ne kadar çok sevdiğimi biliyor. Ebeveynlerim de beni seviyor [ağlayarak]. Her gün babam bana beni sevdiğini söylüyor. Bir çoğumuz da Müslüman olarak bile yok bu sevgi. Ama babam bu şekilde ölürse nereye gideceğini biliyorsunuz değil mi? Siz, anne, babanız ölürse dua edebilirsiniz ama ben bunu bile yapamayacağım." Bu kadar dokunaklı videodan sonra kendisini araştırmaya başladım. Andreas Tzortzis Ortodosk bir ailede büyümüş, gençlik yıllarında ateizme yönelmişken 22 yaşında Müslüman olmuş. Hamza adını seçmiş. Yeniden araştırarak, Türkçe altyazılı videolarını buldum, bulamayınca da İngilizce izlemeye başladım. Konuşmaları ruhuma çok iyi gelmişti. Bir de sonradan İslam'la tanışıp konferans vermesi, fikirlerini ve argümanlarını dünyanın en 'zeki' ateistleriyle münazaralara girmesi, ben de tarif edilemeyecek bir duygu yaşatmıştı. Şimdi de din, bilim ve ateizm üzerine kitap yazması, hakikatin izinde olması tebrik edilecesi. Eğer bu kitabı Ekin Yayınları, Türkçe çevirili yayınlamasaydı; İngilizcesini almayı düşünüyordum. Emeği geçen herkese teşekkürler.
440 syf.
·
Puan vermedi
Tony Judt, Yahudi bir göçmen aileden gelen tarihçi, bu kitabında meslektaşıyla (Timothy Synder) yaptığı düşünceleri paylaşmaktadır. Kendi biyografisinden başlayarak, İngiltere hayatını ele almıştır. Kendini Sosyal Demokrat olarak tanımlamıştır. Ayrıca, Siyasal Marksist, Siyonizm, Liberalizmden de bahsetmektedir.
Kitabı daha iyi anlamak için, ikinci kez okunmasının gerektiğini düşünüyorum.
230 syf.
10/10 puan verdi
Jean-Jacques Rousseau'nun okuduğum ilk kitabını yeniden okuma niyetiyle rafa yerleştiriyorum.
Gerçek hayatta kendileri, eğitim üzerine bu kadar şahane kitap yazmışken, çocuklarını da yetimhaneye bırakmıştır.
Hayat gerçekten çok garip : dediğimi yap, yaptığımı yapma (!)
272 syf.
7/10 puan verdi
Bu kitabı okuyup insan sarrafı olacağımı sanmıştım fakat yanılmışım tecrübeyle olunuyormuş.
Psikolojiyi sevdiğim için sıkılmadan okudum. Çocuk eğitimine, kadın, erkek ilişkilerine yani sosyolojiyi de yer alan konuları mevcut. Toplumbilimi seviyorsanız, bu kitabı da seveceğinizi düşünüyorum.
248 syf.
10/10 puan verdi
"Özgüveni yüksek olan çocuk, mutlu ve başarılı bir çocuktur. Ama bu tür çocuklar yetiştirmek istiyorsak, çocuğu değil, kendi düşünce yapımızı değiştirmeliyiz." (232. sayfa)
Böyle bilimsel araştırma ve deneyim içeren kitabı bir Türk yazdığı için çok mutluyum. Eser iki kısımdan oluşmaktadır : Ödül çocukları nasıl etkiler? & Ödül yerine ne yapmalı?
Kitabı sadece ebeveynler, eğitmenler değil de 'herkes' okumalı. Herkese öneriyorum. Keyifli okumalar dilerim.
80 syf.
10/10 puan verdi
Kitap üzerine biraz düşünmek için ilk önce başarılı bir üniversite hocası hayal edin. Şimdi de kariyerini. Son olarak, istifa edip köy okulunda öğretmenlik yapmak istemesini.
Profesör Raçinski'yi dışladılar, hayatını batırıyor sandılar; mezun bir birey köy okulunda zaten öğretmenlik yapabilir, senin ne işin var dediler ve sonucu gördüler.
Bu kitap, nasıl iyi bir pedagog olunur sorusunun cevabı olmalı. Bence üşenmeden, herkesin kolayca okuyabilmesi için az sayfası var. Pdf okudum ama kütüphanemde de bulunmalı. Öğretmen adaylarına tavsiye ediyorum.
56 syf.
·
Puan vermedi
"Kral Oidipus" eseri kader, yazgı ile alakalı. İnanan bir kimse için; insanın iradesi ezelden bilindiği için "levh-i mahfuza"da yazılıdır. Yazıldığı için eylem ortaya çıkmıyor, yapacağımız bilindiğinden yazılmıştır. Bundan dolayı, kötü bir iş yapıp « kaderim böyleymiş » demek yanlış olur.
