Şems-ı Tebrizi
Birgün Mevlanaya felsefe ile meşgul olan bir grup insan geldi. İmani konulardan soruları vardı.Mevlana bu grubu Şemsi-i Tebrizi'ye gönderdi.... Gelenlerden biri en cok takıldıkları 3 soruyu peş peşe sıralayıverdi: 1- Allah var dersiniz,ama görünmez,gösteremezsiniz;gösterin de inanalim! 2- Şeytanın ateşten yaratıldığını söylersiniz,sonrada
Allah herkese Mevlana ve Şems-i Tebrizi dostlugu gibi dostluk versin Amin
Reklam
Mevlana Ve Şems'ten
HZ.MEVLANA: KISMET ETMİŞ İSE MEVLA; EL GETİRİR, YEL GETİRİR, SEL GETİRİR. KISMET ETMEZ İSE MEVLA; EL GÖTÜRÜR, YEL GÖTÜRÜR, SEL GÖTÜRÜR..
Mevlana Ve Şems'ten
HZ.MEVLANA: KISMET ETMİŞ İSE MEVLA; EL GETİRİR, YEL GETİRİR, SEL GETİRİR. KISMET ETMEZ İSE MEVLA; EL GÖTÜRÜR, YEL GÖTÜRÜR, SEL GÖTÜRÜR
Hemen hemen herkesin bir yerlerden okuduğu, gördüğü, paylaştığı Şems-i Tebrizi'ye atfen şöyle bir yazı var; 'olduğu kadar, olmadığı kader.' Hemen altına da sözün sahibi 'Şems' diye not düşülmüştür. Şems-i Tebrizi'den bize kalan Mâkâlat'tır. Orada da böyle bir söz yoktur. Yazarı yanlış anladık, peki söz doğru mu? O da yanlış. Olduğu da kaderdir, olmadığı da. Hz. Mevlâna'yı en çok hangi ifadesi ile tanıyoruz desek; 'gel, ne olursan ol gel' sözü gelir hemen aklımıza. Ukalâlık etmek istemiyorum, bu sözün de Mevlâna'ya ait olmadığını bende yeni öğrendim. Bu noktada mazuruz. İçi boşaltılmış bir sevgiyle Mevlana'ya olan muhabbettimizi bile, ona ait olmayan sözlerle süslüyoruz. Belki söz sahipleriyle bütünleştirilmiş, günümüze kadar gelmiş olabilir fakat söz de anlatılmak isteneni bile yanlış ve eksik anlıyorsak işte burada mazuruz. Hazreti Piri; Elif Şafak'ın, Sinan Yağmur'un, İskender Pala'nın gözünden anlatılan eserlerinden okuyup, Mevlâna ve Şems'i konuşturmak için kullanılan sözleri onlara atfettmek o sözlerin yazarına ait olduğunu gösterir. Neredeyse her güzel sözün altına Mevlâna diye not düşülecek. Olduğunun da olmadığının da kader olduğuna inanmışsak, şuraya da yeri gelmişken bakış açalım. “Hayırlısı buymuş” da ne aciz bir avuntu aslında. Sanki her zaman her şey hayırla sonuçlanıyormuş, dünyada bir fenalık yokmuş, varsa da yeni bir hayra sebebiyet vermek için yaşanıyormuş ve olacağı olan değil de olması gereken oluyormuş gibi garip bir teselli..
Muallim, hoca, öğretmen
Biraz uzun ama gerekli. Merhum Cemil Meriç yıllar yıllar önce isyanını, "Öğretmen ne demek? Ne soğuk, ne haysiyetsiz, ne çirkin kelime" sözleriyle dile getirirken ne çok tepki almıştı.. Aydınların böyle bir özelliği var işte. 30 yıl sonra yaşanacakları öngörüp, teşhisi koyabilmek. Herşey ufak ufak değişti aslında.. Cemil Meriç
Reklam
430 öğeden 621 ile 430 arasındakiler gösteriliyor.