Kimseye söyleyemiyordum bunu, hiçbir şey söylemiyordum; ama yavaş yavaş öyle bir duyarlılık, daha doğrusu duygusallık ediniyordum ki, ruhum açık bir yaraya benziyordu. Ona dokunan her şey acı kasılmalara, korkunç titreşimlere, ardından da gerçek yıkımlara yol açıyordu. Ne mutlu doğanın kayıtsızlık zırhıyla donattığı, aldırmazlıkla silahlandırdığı insanlara!