'Öyle bakıp duracağına kaygısız mutluluğunu niye anlatmıyorsun?' demek istediğimizi söylüyor. Hayvan cevap verebilse şöyle dermiş: 'Ne diyeceğimi hemen unutuyorum da ondan.' Güzel bir pagan bilgeliği, ama ben bu bilgelikten hareketle eyleme geçemedim hiç.
Her halükarda benimle yat diyen bir kızdansa, uzaklarda mastürbasyon yapan bir kızı daha çok sevdiğimi söyleyebilirim. Benim için gerçek aşk sahnesi ancak bu olabilir.
Varlığımın anlamı, hayatın bana bir soru sormasıdır. Veya, tam tersine, ben dünyaya sorulmuş bir soruyum ve cevabımı vermem gerekiyor, yoksa dünyanın vereceği yanıta mecbur kalırım.
Merak ediyorum: Ya ölüm acıya son vermiyorsa? Nasıl bilebiliriz bunu? Ya durum düzelmiyorsa? Ya ölüm bir kaçış değilse? Ya kurtçuklar kemirmeye devam ediyorsa ve hala hissedebiliyorsa? Bu olasılık beni korkutuyor.