Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mesut Kutlu

Mesut Kutlu
@mkutlu
21 okur puanı
Eylül 2017 tarihinde katıldı
272 syf.
8/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Gecikmelide olsa Vakıf serisinin 3. kitabı olan İkinci Vakıfı tamamladım. İlk iki kitapta müthiş keyif almıştım. Hari seldon ve onun psikotarih hesaplamalarını an be an yaşamıştık. Bizi çok şaşırtan ikinci kitap sonuyla beraber ikinci vakıf arayışına çıktık. Bu kitapta Asimov neden bilmiyorum ama bilim kurguyu genele serpiştirmesini başarılı bulamadım. Bazen ayakları yere basan insan diyalogları, kimi zamanda yoğun bilim-teknoloji tanımlamaları, açıklamaları beni allak bullak etti. İlk iki kitabın biraz gerisinde buldum kısaca ikinci vakıfı. Dördüncü kitabı heyecanla bekliyorum. Muhtemelen de çok uzun sürmez. İthaki 2-3 ayda bir kitapları çıkartabiliyor gibi. Teşekkür ediyoruz
İkinci Vakıf
İkinci VakıfIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 20201,592 okunma
Reklam
144 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Wells klasiklerini okuduktan sonra raflarda diğer kitaplarıda ilgimi çekmeye başladı. Bunlardan biri de Duvardaki Kapı oldu. İçerisinde 5 fantastik hikayeyi barındırıyor. Hikayeler kısa, eğlenceyle okuyacağınız türden. Wells’in basit obje ve olaylarla ne denli bilim kurgu ortaya çıkarabileceğine bu kitapta şahit olabilirsiniz. Şayet yazarın diğer eserlerini sevdiyseniz bunu da muhakkak seversiniz. İyi okumalar.
Duvardaki Kapı
Duvardaki KapıH. G. Wells · Kırmızı Kedi Yayınları · 2017462 okunma
184 syf.
3/10 puan verdi
Adiyaman seyahati esnasında havaalanında gözüme takıldı. Yolculuk suresinde de tamamladım zaten. Kısa ve bol betimlemelere sahip bir kitap. E tabi konu gölün altındaki bir ev olunca gayet normal. Kitap Yeni çıkmaya başlamış iki ergenin göl macerası esnasında buldukları gölün altındaki evi konunun merkezine koyarak sığ bir şekilde korku kavramının üzerinde durmaya çalışıyor. Kitabın dili bana çok bayat geldi. Çeviri kaynaklı oldugunu zannetmiyorum. Nitelim Aynı yazarın şu anda farklı bir kitabını aynı çevirmen kaleminden okumama rağmen dilini daha iyi buluyorum. Bu kitabı ben neden sığ buldum, çözemedim. Kitabı tavsiye edemeyeceğim. Tonlarca kitap içinde bence okumanız gereken kesinlikle bu kitap değil.
Gölün Dibindeki Ev
Gölün Dibindeki EvJosh Malerman · İthaki Yayınları · 20172,885 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
204 syf.
6/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Baba oğul ilişkisinin yeri her zaman ayrı olmuştur. Tabi her zaman hayatlar sıradan olmuyor. Kimi zaman arada bir çatışma kimi zaman da bir tarafın boşluğuyla hayat akıp gidebiliyor. İşte bütün bu baba oğul örüntülerini barındıran, belki de olay örgüsüyle açıklamaya çalışan bir kitap Kırmızı Saçlı Kadın. Cem, babasının annesiyle kendisini terketmesi ardından maddi destek olması adına kuyucu Mahmut Ustanın yanında çalışmaya başlar. İşte o zamanlarda ustasının kendisine yaklaşımı Cem'e baba mekaniklerini sorgulamasına neden oluyor. Bir yandan kasabada tutulduğu Kırmızı Saçlı Kadınsa aklını başından alıyor. İşte bu iki daldan oluşan ağaç zamanla tarihteki Oedipus, Sührab karakterlerini de kullanarak dallanıp budaklanıyor ve tarih boyu süregelen bu baba-oğul çatışmasını en somut haliyle bizlere sunmuş oluyor. Ben kitabı fazlasıyla yüzeysel buldum. Özellikle böyle bir konuda sadece 2 tarihi örnekle paralel bir olayı sürdürmek benim için tatminkar olmadı. Ayrıca ben Cem karakterini böyle bir konuyu işlemek için fazlasıyla güçsüz buldum. Vakti olana önerebilirim. Fakat ben kitabı yeterince iyi bulmadım.
Kırmızı Saçlı Kadın
Kırmızı Saçlı KadınOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201950,2bin okunma
206 syf.
7/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
Uzun zamandır Aziz Nesin okumuyordum. Kitaplığımda okunmamış kalan tek kitabı Şimdiki Çocuklar Harika idi. Bir çok Aziz Nesin kitabı okumuş onun eşsiz mizahına şahit olmuş biri olarak bu kitapta seviyeyi biraz altta buldum. Kitap biri başka şehre yerleşmiş iki arkadaşın arasında geçen mektuplaşmalarını içeriyor. Onların gözünden yaşananları ve büyüklere karşı izlenimleri bolca aktarılıyor. Yer yer güldürüyor, nadir de olsa hüzünlendiriyor. Bu kitaba eşsiz bir yorum yapmak için yaşım biraz fazla ortalarda sanırım. Bu kitabı muhtemelen yaşlandığımda tekrar okuyacağım. Zira çocukluk yıllarımın üzerinden o kadarda zaman geçmedi. Aziz Nesin okumayı sevenler için su gibi akıp gidecek bir eser. Çocukluğunu yad etmek isteyen büyüklerimiz içinse bir anahtar olacağını düşünerek sizlere tavsiye ediyorum. İyi okumalar. Not: Kitapta Hababam Sınıfı filmlerinde rastladığım 1-2 kısım var. Biraz araştırınca Rıfat Ilgaz'ın kitabında bunların olmadığını senaristler tarafından Aziz Nesin'den etkilenilmiş olabileceğini öğrendim.
Şimdiki Çocuklar Harika
Şimdiki Çocuklar HarikaAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 201916,8bin okunma
Reklam
359 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İskender Pala'nın ilk olarak Karun ve Anarşist kitabını okumuştum. Okurken tarihin tozlu sayfalarına enfes yorumu ve hikayesiyle beni benden almıştı. Bu sefer 13. yüzyılda Anadolu'da Yunus Emre'nin yaşadıklarına tanık oluyoruz. Kitabı alırken edindiği konudan bihaber idim. Açıkçası Yunus Emre'ye dair bilgim de sıfır diyebilirim. Kitap tarih aralığı olarak çok trajik bir zaman diliminde geçiyor. Kitapta çekikgöz şeklinde tasvir edilen Moğolların gittikleri adeta yok ettikleri coğrafya ve zamanlardan bahsediyoruz. Aynı zamanda hala Hasan Sabbah önderliğinde kurulmuş Alamut efsanesinin de sürdüğünü biliyoruz. Diğer yandan yeni filizlenmekte olan Osmanlılar ve bir çok Türk devletinin coğrafyaya etkisiyle de nasıl bir cümbüş olduğunu varın siz düşünün. Kitap işte bu kaos ortamında yakıp yıkılan köyde Yunus'un aile üyelerinden bazılarını kaybetmesi ve bu sancıyla yollara düşerek deyim yerindeyse Allah aşkıyla pişmesini konu ediyor. Hikayenin paralelinde ayrı düştüğü oğlu İsmail'in yaşadıklarına ve baba nefretine (özlemine) şahit oluyoruz. Kitap gayet akıcı Cumartesi boşluğumdan faydalanıp bir çırpıda bitirdim. Anadoluyu Yunus Emre ile karış karış gezdiğimiz, onun dilinden yaşadıklarına şahit olduğumuz güzel bir kitap. Din temalı kitaplar her ne kadar fazla ilgimi çekmese de Od'u beğendiğimi söyleyebilirim. İskender Pala'nın bu eseri de bana hoş geldiğine göre bir sonraki kitabının kütüphanemdeki Şah&Sultan olacak. Kitabı tavsiye ederim. İyi okumalar. İyi hafta sonları efendim.
Od
Odİskender Pala · Kapı Yayınları · 202241,6bin okunma
296 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ayşe Kulin'in son kitabı Kanadı Kırık Kuşlar ile 2.Dünya Savaşı zamanı ülkemizde üniversite kürsülerine gelen Alman ailelerden birini yakın mercek altına alarak o zamanlardan günümüze kuşak kuşak ülke iklimini içimizde hissetmiştik. Ben Kördüğüm çıktığını duyunca bu kitapla herhangi bir bağı olduğunu düşünmüyordum. Özellikle kitap arkasını okuyunca günümüz toplumunda kadın zulmüne ışık tutacağını zannediyordum. Lakin konu bambaşkaymış. Eğer Kanadı Kırık Kuşları okuduysanız bu paragraf Kördüğümü okurken alacağınız zevki bir nebze azaltabilir bu nedenle atlayıp bir sonraki paragraftan devam edin. Önceki kitapta bahsedilen en son neslin mensubu kadınla kitap konu ediniyor. Bir kaza ve sonrasında ne olduğunu hatırlamayan Gizem! (Esra) kazanın öncesi ve sonrasıyla bizlere detaylarıyla olayları anlatıyor. Arada doktorların dilinden bölümlere de rastlıyoruz. En son Esra'nın erkek arkadaşı Tarık'ın yanına gittiğini biliyorduk. Sonrasında Esra'nın başına gelecekler ve olayların kördüğüm haline gelişi... Kitap müthiş derecede akıcı. Aksiyonu bol bir kitap kesinlikle beklemiyordum. Hatta kimi kısımlarında gerildim de diyebilirim. Diyalogları son derece kaliteli buldum. Kahramanın anlatışındaki flashbackleri de çok sevdim. Zaten Ayşe Kulin dilden yana sıkıntı çekeceğimiz bir yazarda değil. Durum böyle olunca kitabı ben çok beğendim. Nedendir bilmiyorum kitapta geçen "facebook" vari özel isimler beni rahatsız etti. Bir çırpıda okuyup bitireceğiniz bu kitabı sizlere gönül rahatlığıyla öneriyorum. İyi okumalar. Sağlıcakla kalın.
Kördüğüm
KördüğümAyşe Kulin · Everest Yayınları · 20176,7bin okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Çok bekledim, sıkıldım, hatta elim sahafların fahiş fiyata sattığı seri kitaplarına dahi gitti. Ama nihayet beklenen oldu ve 17 Kasım itibariyle İthaki seriyi tekrar piyasaya sürmeye başladı.Tahmin ettiğim gibi kusursuz bir eserdi. Uzun zamandır bu kadar kaliteli bilim kurgu okumamıştım. Resmen bilim kurgu ögeleri müthiş bir hikayeye
Vakıf
VakıfIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 20043,337 okunma
336 syf.
6/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Çok ama çok yoğun bir haftayı geride bıraktım. Bir yandan iş bir yandan kurslar derken kitaplara çok az vakit ayırabildim. Nihayet Saramago'nun Körlük kitabını bitirebildim. Ne yalan söyleyeyim başta çok satanlar listesinde olduğundan her zamanki gibi ön yargıyla elim kitabı almaya gitmemişti. Şehir trafiğinde trafik ışıklarında aniden kör olduğunu söyleyen bir adamla kitabımız başlıyor. Bu silsile yakın çevresindekilerle devam ediyor. Bu trajik olay örgüsünde tecrit ortamında geçenler ve gündelik hayatlara yakından seyirci oluyoruz. Birçoğunuzun bildiği gibi gibi yazarın bol virgül ve neredeyse noktasız yazımı, doğal olarak kafanızın dolu olduğu zamanlar sıkıntı yaratabiliyor. Ama ele alınan olaylar itibariyle ve karakterlerinde keskin sınırlarla ayrılmış kişilikleriyle bu yazım farklılığının rahatça üstesinden gelebiliyorsunuz. Yine de ben yazarın körler distopyasını yeterince iyi aktaramadığını düşünüyorum. Bilemiyorum belki de çeviri kaynaklıdır. Fakat öyle olsa da olay akışları da beni pek tatmin etmedi. Evet insana dair yansıttıklarıyla kitap büyük bir kitlenin beğenisini kazanıyor. Ama ben elde olan malzemenin yeterli şekilde kullanılmadığı kanaatindeyim. Malum devam kitabı olan Görmek piyasalarda. Ben iki kitabı da birlikte almıştım. Ama bir süre okuyacağımı zannetmiyorum. Çünkü kitap büyük bir derinliği olmadığından araya zaman koymakta sakınca görmüyorum. Zira sırada İthaki'nin tekrar basmaya başladığı Vakıf var! Bu kitabı da sizlere "Aman mutlaka okumalısın!" diyerek tavsiye edemeyeceğim. Ama muhtemelen seveceğiniz bir kitap olacaktır. İyi okumalar, esen kalın.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,6bin okunma
248 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
"Ben, Robot" Asimov'un Robot serisine giriş niteliğine sahip olduğunu söyleyebilirim. Robot Teknolojilerinin evrimine tanık olunan ilk dönemleri genel olarak konu ediniyor. Özellikle 3 Robot Yasası üzerinde durarak kısa hikayelere yer erilmiş. Bu 3 yasayı hatırlatmakta fayda var: 1) Bir robot bir insana zarar veremez ya da bir insanin zarar görmesine seyirci kalamaz. 2) Bir robot 1. kuralla çelişmediği surece bir insanin emirlerine uymak zorundadır. 3) Bir robot 1. ve 2. kuralla çelişmediği surece kendinin zarar görmesine izin veremez. Her üretilen robot bu 3 temel yasa zemininde üretiliyor ve programlanıyor. Tabi bu üç yasa ne kadar basit görünse de Robotik anlamında size aklınızın almayacağı hikayeler doğurabiliyor. Robotların olabildiğince akıllı ve fiziksel anlamdaki insana göre ağır basan özellikleri de göz önüne alınarak toplum tarafından ortaya bir anti kültürden öte kitlesel bir karşı duruş sergilediğini de görüyoruz. Hikaye içeriklerine değinmek istemiyorum. Her biri farklı problemlere, robotlara dair farklı özelliklere vurgu yapan yer yer heyecanlı yer yer merak uyandıran hikayeler. Bilim Kurgu'ya Giriş 101 niteliğinde bir kitap. Tavsiye ederim, iyi okumalar.
Ben Robot
Ben RobotIsaac Asimov · İthaki Yayınları · 20227,2bin okunma
Reklam
248 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Engin Aktel Son Eylül'de 6-7 Eylül olaylarını Bozcaada çerçevesinden bizlere anlatıyor. Daha önceleri aynı konuyu işleyen Aziz Nesin'in Salkım Salkım Asılacak Adamlar kitabından tarihi anlamda beklediğimi bulamamıştım. Daha çok Nesin kendi açısından olayları anlatıyordu. Geniş anlamda İstanbul hatta Selanik'te olanlara yeteri kadar değinmiyordu. Bende bu nedenle farklı kitap arayışına girdim. İlk karşıma çıkan da Son Eylül oldu. Ada halkının farklı kültürlerden bir araya getirdiği samimi ortamdan bir hikayeyle kitabımıza başlıyoruz. Öte yandan başka bir hikaye de Selanik'ten akmaya başlıyor. Ta ki 5 Eylül'de olayların fitilinin ateşlendiği geceye kadar ve sonrasında yaşanan trajik olaylarla kitap çok iyi harmanlanıyor. Aktel kitabı etkili bir sonla kitabı bitirmeye çalışsa da beni pek etkilemedi.(Belki de anlatılan olay gerçektir, bilemiyorum.) Ama kitap genel olarak 6-7 Eylül duygularını çok iyi yansıtabilmiş. Bir çırpıda bitirdim. Olduğu kadar da tarihsel bilgiler de verilmiş. Okumanızı öneririm. İyi okumalar.
Son Eylül
Son EylülEngin Aktel · Everest Yayınları · 20117 okunma
479 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Geçen hafta başladığım Kara Kule macerasına ikinci kitapla devam ediyorum. Birinci kitaba nispeten olay olarak çok daha doluydu. Serinin devam kitabı olduğundan içeriğe pek değinmek istemiyorum. Ama ilk kitapta yoldaşı olan Jake'ten sonra Roland yanına başka arkadaşlar (belki de silahşor!) bulma arayışında olduğunu söyleyebilirim. Diğer tüm yorumlarda olduğu gibi çeviri rezaleti değinilmeyecek gibi değil. Çeviren büyüğümüz resmen kitabı katletmiş. Tonlarca anlam bozukluğu, yer yer yanlış sözcük kullanımları, fiilleri genel kullanımları yerine bütünüyle antika kelimelerle boğması vs. Çevirmeni araştırdım, kendisi doğal bitkiler üzerine kitap yayınlarken bir anda Kara Kule kitabı çevirmeye karar vermiş herhalde :) Buradan yetkililere sesleniyorum, acilen bu kitabın yeniden çevrilmesi lazım! Kitaba geri dönecek olursak, kadın karakterin hikayesine başlarda dahil olmak biraz güç oldu. Çünkü ilk kitaptaki anlatım sıraları ve müthiş flashbacklerden bu kitapta pek söz edilemiyor. Sonlarda biraz hikaye zoraki toparlanmış izlenimi verse de soluksuz okutacak kadar da aksiyon dolu ve heyecanlıydı. Neticede tahmin ettiğiniz üzere kuleye bir adım daha yaklaştık. Serinin devamını çook merak ediyorum. Nitekim ben bu satırları yazarken üçüncü kitap olan Çorak Topraklar bana göz kırpıyor :) Bu seriyi okuyun okutturun millet! Sağlıcakla kalın, iyi okumalar.
Üç'ün Çekilişi
Üç'ün ÇekilişiStephen King · Altın Kitaplar · 20061,408 okunma
270 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Uzun zamandır aklımda olan bir seriydi Kara Kule. Araya Bolu gezintisi, hastalık girse de 4 günde bitebildi. İlk sayfasından sonuna kadar müthiş bir akıcılığı var. Zihinde canlandırması zor olmayan güzellikte betimlemelerle (Çeviriyi de beğendiğimi eklemeliyim) Silahşor Roland ve maceradaki diğer unsurlar bir cümbüş halinde ilerliyor. Şunu da söylemeliyim ki, bu kitap tam bir başlangıç kitabı olmuş. Öyle ki sonraki 2 kitabın siparişini yarısında verdim. Kara Kule bilinmezliği ve maceradaki yerinde flashbackler müthiş haz veriyor. İncelememi uzun tutmak isterdim fakat hala hastalığımdan kurtulamadım. Bu yazıyı da ertelemek istemedim. İleride belki düzenleyebilirim. Bilim kurgu, macera tarzında kitap sevenlerin mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum. Hem de bir an önce! İyi okumalar, esen kalın. (Hatırlatma silahşör değil silahşor :) )
Silahşor
SilahşorStephen King · Altın Kitaplar · 20172,507 okunma
236 syf.
4/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Ankara'da Gazi Kitabevi'nde çalışan bir elemanın önerisi ile Stanislaw Lem ile tanıştım. Asimov'un Ben Robot kitabının olmadığını öğrenince Solaris'i tavsiye etti. Filminin 2 kere çekildiğini de öğrenince "İyidir ya o zaman" dedirtti. Açıkçası Solaris'i bilim kurgu ana temasıyla piyasaya sürülmesi beni gerçekten düşündürdü. Çünkü bilim kurguya sirayet eden elementlerin sayısı kitapta elle sayılabilir kadar az. Bir garip okyanus, bir mekik, eh tabi birde Solaris! Kitap müthiş bir gizemle başlıyor. Bir yandan da Solaris motifleri olunca heveslenip çok güzel bir kitap olacağını düşünmüştüm. Fakat şunu söylemeliyim ki gelişme, sonuç tamamen düşünce odaklı işleniyor. Solaris evreninde bulunan bu garip okyanusun insanlık tarihindeki detayları, ince denilebilecek detaylarıyla anlatılmak istenmiş. Ama öyle bir yerde anlatılıyor ki, "Sırası mıydı yahu! " demekten kendimi alamadım. Akışı gerçekten beğenmedim. İnsanlığın akıl üstü bir yapı karşısındaki çaresizliği ve geliştirdiği düşünceleriyle, ansızın saçma sapan sorgulamalar yapıyor ana karakter. Ben kitaptan çok şey bekliyordum . Özellikle yazarının da ismi bu kadar yüksek sesle anılırken. Belki de benim tarzıma çok uzaktır. Bilemiyorum. Tavsiye edebileceğimi de zannetmiyorum. Garip gelecek ama bir sonraki siparişimde bir diğer kitabı olan Aden'i de aldım. Yazar hakkında belki kendi kanaatimi netleştirebilirim. İyi okumalar.
Solaris
SolarisStanislaw Lem · İletişim Yayınevi · 20181,124 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Aziz Nesin romanlarını okumaya devam ediyorum. Sırada Zübük vardı. Malum Kemal Sunal'ın Zübük filminin esin kaynağı da bu romandır. Zübükoğlu İbraam'ı konu edinen bir çok köy vatandaşının ağzından anlatılar bulunuyor kitapta. Yine gülmekten kırıldığım yerleri bolcaydı kitabın. Birde konu siyasi hiciv olunca insan gerçekten zevk alıyor okurken. İbraam yedi düveli elinde oynatacak kadar hünerli, halkta bir o kadar cahil olunca ortaya çok güzel hikayeler çıkmış tabii. Ülkemizdeki siyaset ve siyasileri abartarak da olsa çok iyi anlatmış. Okumanızı tavsiye ederim. Son zamanlarda okuduğum iyi diyebileceğim kitaplardan birisi. İyi okumalar.
Zübük
ZübükAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 20126,2bin okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Harikulade! Uzun zamandır bu kadar iyisini okumamıştım. Günümüz eserlerinden Ann Leckie'ye ait Adalet kitabıyla neredeyse beraber başladım bu kitabı okumaya. Adalet adında bir kitabım olduğunu bile unuttum neredeyse! Konu itibariyle ne kadar etkileyebilir ki sorusuyla başladığım kitabın sonunda resmen aşık oldum :) Malum Isaac Asimov'un vakıf ve diğer serilerine ulaşmak pek kolay değil. Monokl yayın evinden çıkan Sonsuzluğun Sonu kitabını rafta görünce hemen aldım. Zaten kitap yeni bir basım tarihine sahip her yerde bulabiliyorsunuz. İnternetteki araştırmalarımın neticesinde bazı kişilerin vakıf ve robot serileriyle birlikte bir okuma sırası çıkardıklarını gördüm. Bu kitapta kendine o seride yer bulmuştu. Fakat diğer kitaplarını okumadığımdan seriye olan katkısını bilemiyorum. Hikaye Dünya üzerinde sonsuzluğu bir çeşit metodoloji ile sağlayan bir grup insanı konu alıyor. Onların görev ve gündeliklerini anlatarak evren hakkında da ipuçları veriyor. Ardından da her geçen dakika içerisinde gizem ve aşk içeren akış sizi resmen sarmalıyor. Şüphesiz müthiş akıcı bir kitap. İşlerim yoğun olmasa bir günde dahi okurdum. Aynı zamanda düzey olarak düşük yaş kitlesinin de yabancı kalmayacağı şekilde bir bilimsel işleyiş var. Hikayeden kesinlikle kopmuyorsunuz. Ben kitabın sonunu müthiş buldum. Eğer bu satırları okuyor ve kitabı da okumadıysanız bir an önce edinin ve başlayın derim. Zevk alacaksınız. İyi okumalar.
Sonsuzluğun Sonu
Sonsuzluğun SonuIsaac Asimov · Monokl · 20152,266 okunma
Reklam
484 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Biraz önce Serenad’ı bitirdim. Zülfü Livaneli mükemmel yazmış. Geçen ay okuduğum Kanadı Kırık Kuşlar ile çok yakın sularda yazılmış bir kitap. Kanadı Kırık Kuşlar sonrası 6-7 Eylül olaylarına merak salmıştım. Bu kitapta ise Livaneli bizlere Mavi Alay, Struma ve Kırım’da yaşananlara dair bahsettikleri ile beni tetikledi. Kitap Profesör Maximillian’ın İstanbul Uni. ziyareti ve Maya’nın kendisine rehberlik etmesi üzerine gelişiyor. Doksanlarına merdiven dayamış profesör, beraberinde bir hareketlilik bir gizem de getirmektedir. 1940’lı yıllarda Türkiye’de bulunmuştur ve bu anılar oldukça derinlere gitmektedir. Maya ise profesör ile gelen bu tarihi macerayı kendi ailesinde de irdelemeye kadar sürdürüyor. İşte bu güzel hikaye temeline bizim malum Türkiye şartları ve yurdum insanı da girince hikaye dallanıyor, budaklanıyor. Belki de bütün kitapta beni en çok etkileyen “Hiçbir iktidar masum değildir. ” sözü oldu. Bolca da vurgu yapılmıştı zaten. Genel olarak hikayede beklenmedik gelişmeler, sürpriz hikaye çakışmaları beklemeyin. Zaten kitap bunlar olmadan övgüleri hak edecek güzellikte hikayesi var. Şimdi düşünüyorum da kitapta “ya bu kötü olmuş” dediğim önemli şeyler göremiyorum. Kanadı Kırık Kuşlar’da söylediğim şeyi tekrarlayayım o zaman. Tarihteki kara lekelerimizi sümen altı ederek, yok sayarak değil. Bunlara yapılmış yanlışlar, geleceğe dair bilinç notları gözüyle bakmamız gerekiyor ki tekrar aynı hataya düşmeyelim. Tabi bazen bütün bunları sorgulaması gerek “Devlet” olabiliyor. Bizlere de korkulu gözlerle bakmak kalabiliyor. Bu güzel kitabı, bütün kitapseverlere öneririm. İyi okumalar.
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,2bin okunma
200 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Nedendir bilmiyorum ama Sokratik diyaloglardan pek keyif alamadım. Evet kitap içerisinde kimi bölümler sorgulamalarıyla ilgi çekici, hoş geliyor. Muhtemelen de yeni çağ ile yoğrulan beynim, o dönem için diyalogların kalitesini algılayamıyor. Özellikle Sokrates'in karşısına geçenin tek söyleyebildiklerinin "evet, öyle, anlıyorum" dan öteye gitmemesi de benim için yazıların değerini düşürdü. Tabi Sokrates'in ölümüyle sonuçlanan bu mahkemenin öncesi ve sonrasıyla az da olsa anlatıldığı bir kitap ilginizi çekecektir diye düşünüyorum. Keyifli okumalar.
Sokrates'in Savunması
Sokrates'in SavunmasıPlaton (Eflatun) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202052,6bin okunma
208 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Şu yoğun geçirdiğim dönemde kafa olarak rahatlatan kitaplara çok ihtiyaç duyuyorum. O zamanlarda da Aziz Nesin okumak iyi hissettiriyor. Bu defa yazarın derlemelerini içeren bu kitaba başladım. İçerisinde farklı türden yazılar barındıran kitap, kimi zaman (Belki de o anki ruh halimdendir.) beni gülmekten kırıp geçirdi, kimi zaman da merak içerisinde bıraktı. Tabi en önemlisi de bir çok cümlenin altında yatan mesajlardı. Bazı bölümler hoşuma gitmesede çerez niyetine okuyup bolca tebessüm ettirdiğinden sizlere de tavsiye ederim. İyi okumalar.
Sizin Memlekette Eşek Yok mu
Sizin Memlekette Eşek Yok muAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 20193,716 okunma
224 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Bu kitap yine internetin derinliklerinde tavsiye kitap ararken karşıma çıkanlardan. Nedendir bilmiyorum ben bu kitabı çok farklı bir türde düşünerek almıştım. Kitabın ismi her ne kadar kurbanı beslemek olsa da kitapta 3 farklı uzun öykü yer alıyor. Her biri zamanında ayrı ayrı yayınlanmış öyküler. Öyküler kurbanı beslemek ile başlıyor, Delilikten Kurtar Bizi ve Gözyaşlarımı Sileceği Gün ile devam ediyor. Doğrusunu söylemek gerekirse hikayeler sırasıyla hantallaşıyor, kitap bir süre sonra çekilmez hale gelebiliyor. Kurbanı beslemek öyküsünün müthiş olduğunu söyleyebilirim. Irkçılığı, nefreti belki de günlük hayatta kurban ettiğiniz her şeye dem vuruyor kitap. Yazar bütün konuyu gündelik hayata bir çocuğun gözünden öyle güzel indirgemiş ki anlatamam. Son hikaye o kadar yoğun o kadar dışlayıcı ki, ne olduğunu bile anlayamadım bir süre. Dönem olarak zaten Dünya Savaşı sonrası Japonya mevzu bahis olduğundan insanları anlamak ayrı bir zor olabiliyor. Delilikten Kurtar Bizi konusunda söyleyecek bir şey bulamıyorum konu olarak duygusal açıdan çok derin. Fakat okuması en az son öykü kadar zor olabilecek bir öykü (Özellikle serviste takır tukur gidiyorken) . Bir daha Kenzaburo Oe okur muyum bilinmez. Fena bir eser değil. Ama benlikte değildi.
Kurbanı Beslemek
Kurbanı BeslemekKenzaburo Oe · Can Yayınları · 2015396 okunma
174 syf.
7/10 puan verdi
·
18 saatte okudu
İş yerine kitabımı götürmeyi unutunca ister istemez girip online, ucuza gözüme çarpan kitabı satın aldım. E-kitaplardan hiç haz etmediğimi de belirtmem lazım. Agatha okumayalı üzerinden baya zaman geçmiş olmalı. En son On Küçük Zenci'yi okuduğumu hatırlıyorum. Kitap kısa fakat inanılmaz derecede sürükleyici. Önceki çoğu kitabının belli mekanlarda geçtiğini hatırlıyorum. Bu sefer olaylar farklı şehirlerde cereyan ediyor. Durum öyle olunca detaylar azalsa da hikaye hız kazanıp, monotonluktan kurtuluyor. Tabii ki yazar yine kitabın sonunda voleyi ters köşeye vuruyor. Okuyunca bu kısımlarda zevk alacağınızı söyleyebilirim. Bu arada hatırlatmakta fayda var. Kitabın baş karakteri Hercule Poirote. Bu satırları yazarken merak edip Hercule Poirot vs. Miss Marple üzerine yazıları okumadım değil :) İyi okumalar.
Cinayet Alfabesi
Cinayet AlfabesiAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20005,1bin okunma