Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara
Sana doğru uzanan çaresiz ellerimi
Sırrımı söylüyorum vefakar balıklara:
Yalnız onlar tutacak bu dünyada yerimi
Koyverip telli pullu saçlarını rüzgara
Bir çocuğun ardına düşen heykellerimi
Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
İyi ki bilmiyor kalabalıklar
Yağmura bakmayı cam arkasından
İnsandan insana şükür ki fark var
-Birine cennetse, birine zindan-
İyi ki bilmiyor kalabalıklar
Şu ana kadar okumuş olduğum en güzel şiir kitabı. Çok beğendim, kısacık olmasına ve dakikalar içinde bitmesine rağmen şiirlerin etkisi uzun süreceğe benziyor. Monna Rosa şiirini okuduğumda keşke ben Mona olsaydım dedim. Bu kadar romantik ve zarif bir eserin karşılığında mutlu sonla biten bir hikaye olmasını dilerdim.
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak,
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
Bir gün gözlerimin ta içine bak:
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış,
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak.