Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

beyza

Pencereyi açtım, gökyüzüne baktım; siyah, koruluk siyah, her taraf siyah, hayalimde gezinen o mavi noktayı göremiyordum. Demek ümitler kesilmişti.
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
Ona şimdi taze hayatını bahşedecek sıcak, coşkulu bir kalp yoksa canlı, geniş bir hayal var. Onu şimdi öpecek, koklayacak, kalbi üzerinde saklayacak bir vücut bulunmuyorsa ağlayacak, gözyaşı damlalarıyla kurumuş yapraklarını ıslatacak iki göz var.
Sayfa 163Kitabı okudu
Kahroluyorum
Bu kan damarlarımda dolaştıkça, bu kalp hareketine devam ettikçe o aşkın benden geçmesi ihtimali de yok.
Sayfa 137Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Aklımı ve kalbimi veremeyeceğim bir evlilikme saadeti bulamam.
Sayfa 126Kitabı okudu
Ben şimdi ağlamak, doya doya ağlamak istiyordum. Fakat gözyaşlarım akmıyordu, elem gözyaşlarım sanki kurumuştu.
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
Güzel bir şiiri hissetmek için şair olmak gerekmez.
Sayfa 111Kitabı okudu
İşitiyor musun Necdet, seni sevdim, sevmeye alışmamış bir kalbin bütün hırsıyla, bütün hevesiyle sevdim.
...ah, şu vicdan azabı yok mu? İnsana en müthiş ıstıraplardan, en korkunç işkencelerden daha çok acı, eziyet veriyor.
Necdet'im:(
Benim nail olmak istediğim saadet meyvelerinin başkası tarafından avuç avuç toplanmakta olduğunu görerek ben de eriyordum, ıstırap duyuyordum, çıldırıyordum.
Ah, anlatamıyorum, anlatamıyorum; kalbimin ince bir damarının koptuğunu, ruhumun bir hüzün örtüsüne büründüğünü açıklayamıyorum ki...
Reklam
Arzuladığım bir yer var, oraya varmak imkânsız. Oradan uzaklaşmak mümkün, fakat uzaklaşamıyorum, uzaklaşamıyorum...
tüm ön sözü paylaşmamak için zor duruyorum
İnkılabınız maskaralık, Meşrutiyet dönemimiz sahtelik, yalancılık kisvesinden kurtulamadı. Her ne yapıldı ise yok oluşa yardım etmek niyetiyle icra edilmiş gibi bir şekil aldı. Ordular, zırhlılar oluşturuldu. İktidarın büyüklüğünü ve gücünü gösterecek her çareye başvuruldu. Bir mağlubiyet bunları hâk ile yeksan etti... Ne ordu kaldı, ne zırhlı... Ey muktedir efendiler! Sizin kılıç altında heder ettiğiniz o kafaları eğitimle doldurduğunuzu şimdi bir kere düşününüz... Başımızı taşa vurduğumuz şu acı zamanda artık itiraf ediniz ki bize kılıçtan ziyade kitap, ordudan ziyade mektep lazımdı... Bunu biz anlayamadık.
Yalnız şu kadar diyebilirim ki okuru en az olan memleket şu bedbaht ülkemizdir. Anavatandan ayrılalı henüz bir asır geçmemiş olan komşu memleketlerde matbuatın kazandığı önem ve saygınlık dikkate alındığında, bizde eğitimin ne derece geri kaldığı, okumak ve okuduğundan zevk almak meziyetine sahip fertlerin sayısının ne kadar sınırlı miktarda olduğu ortaya çıkar.
Ölmemişti. Fakat artık kendisine yaşıyor denebilir miydi?
Sayfa 237Kitabı okudu
Beni ölümden kurtardığın gibi ruhsuz bir ölü gibi yaşamaktan da kurtarır, evdeşim olur musun?"
Sayfa 169Kitabı okudu
75 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.