Kelimeler böyledir işte, fazla gizlerler kendilerini, birbirlerinin peşine takılırlar, nereye gittiklerini bilmez görünürler ve ansızın, ikisinin, üçünün veyahut dördünün birden kolayca ortaya çıkmasıyla, bir kişi zamiri, bir zarf, bir fiil, bir sıfatla, karşı konulamayan bir heyecan tenimize ve gözlerimize yükselir, duygularımızın sükuneti bozulur, bazen de sinirlerimiz dayanamaz buna çok tahammül etmişlerdir, sanki bir zırh kuşanmış gibi her şeye katlanmışlardır.
Çünkü bizim yaşattığımız ve bizi bu halimizle yaşatan duygular gözlerimizden doğmuştur, gözlerimiz olmasaydı duygularımız bambaşka olurdu, bu ne şekilde olurdu, duygularımız ne kadar farklı olurdu, bilemeyiz ki.