Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Emre fel ne guzelmis yeni Barış Manço sanki
Müşküle tabi zulüm Peki derdime dert ne diye? Beni anlamadın da, kanatma canım, ne olur Müşteki zati gönül Bana vermeli ya hediye Kaderim de gülerse bu hâli kederden alır Beni cümle cihan tanır, anlamadın, yanarım..
Şehrim kalabalıklaştı. Gökyüzümdeki yıldızlar şehrin ışıklarından görünemez oldu. Tek bir afet o muazzam yıldızları görmemi sağlayacaksa bir deprem, bir kıvılcım beklemek çok mu küstahca? Balkona rengarenk çiçekler ekecek,suluboya resimleriyle saatlerimi geçirecek kadar hayat doluyken nasıl birdenbire gecelerce uykusuz kalıp tek bir noktada
Reklam
Cahit Sıtkı Tarancı
Cahit Sıtkı Tarancı
Anne sana kim dedi yavrunu doğurmayı? Sanki karnında fazla yaramazlık mı ettim? Senden istemiyordum ne tacı ne sarayı Karnında yaşıyordum kafiydi saadetim. Bir kere doğurdunsa sonra niçin büyüttün? Kundakta beşikte de bir zahmetim mi vardı? Koynundan niçin attın yavrunu bütün bütün. Bilmiyor muydun ki o yalnızlıktan korkardı? Sütünden tatlı mıdır anne sanki bu hayat? Bana sorsana anne yaşamak bir hüner mi? El aç yalvar gündüze geceye boyun uzat Bu uğurda bir ömür çürütmeye değer mi? Karnında yaşıyordum kafiydi saadetim Anne istemiyordum ne tacı ne sarayı Anne karnında fazla yaramazlık mı ettim? Anne sana kim dedi yavrunu doğurmayı?
Halbuki yaşamak isteseydiniz yaşanacak ne müthiş bir hayat vardı; ne maceralar, ne zevkler, ne heyecanlar, sizi ölürken bile gülümsetecek ne hazlar. Ama siz yaşamıyorsunuz. Çünkü hayatınız bir emir beklemekle geçiyor, yaşamınız için birilerinin sanki size ‘şimdi yaşa’ diye emretmesi gerekiyor ama, onlar size sadece ‘şimdi öl’ diye emrediyor ya da ‘şimdi sürün’ diye. Uğrunda ölünecek bir hayatınız yok… Yaşanacak bir hayatınız da… Bu sofradan siz aç kalkacaksınız ama kabahat sofrayı kuranda değil, sizde, elinizi uzatacak güç olmamasında. - Ahmet Altan / Ve Kırar Göğsüne Bastırırken
Yine çok düşünmelerle dolu bir gecede sesleri susturmak ve huzura kavuşup da uyumak için içimi satırlara dökmeye karar verdim, başka yol kalmadı. Doğan Cüceloğlu "Var mısın?" kitabında bireyin günlük yaşamında ne kadar kendi gibi olduğunun önemine dikkat çekmişti, o sayfaları okurken çok hak verdim çünkü ben günlük yaşamımda bazen kendim gibi tepki vermiyorum normalde Rümeysa'nın karşıdaki kişiye haddini bildireceği yerde çok fazla empatik şekilde yaklaşarak karşımdakinin üzülmesi yerine susarak tepki veriyordum, gel gör ki böylece zarar gören ben oldum ezik gibi hissetmeye başladım, karşımdaki de kendini haklı ve güçlü sandı. Bugün Rümeysa yine susar diye düşünülerek salak yerine konulmaya çalışıldım ama bu sefer susmadım, artık susmayacağım. Bu beni iyi hissettirdi umarım hep böyle doğruyu ve hakkımı savunurum. Benden size tavsiye kendinizi tanıyın ve günlük yaşamınızda kendiniz olun. Ben kozamın içinde kendimi yaratmaya ve yaşatmaya devam edeceğim. Allah içimize huzur versin, amin.
"Bir insan her zaman azap çeksin diye imtihan edilmez, bazen olgunlaşması için imtihan edilir." "İmtihan ne kadar uzun sürerse sürsün, sonunda bitecektir. Allah azze ve celle bu dünyada imtihanları, belaları ve zorlukları sonu kesik kılmıştır, devamlı olmayacaktır." | İbnu'l Kayyım رحمه الله
Reklam
Raşit Ulaş - İsimsiz Oğullar ve Tanrı Kuşları
allah’a ve türkiye’ye kırgınım günahım ve sevabım sizin olsun ikinizi de çok seviyorum bütün kaybedilmiş günlerin ardından koşarak uzaklaştım incinen bir ruh ve zay olmuş bir ömür bütün diklenişlerin ardından öylece yere kapaklanmaktı dünyanın getirdiği şimdi sana hangi yüksek sesle bağırayım ey kalan günlerim ey ne kadar kaldığını bilmediğim
Yoruldum çok fazla yoruldum . Hayatımda beni yerle bir eden dört duvar arasında sıkışmama neden olacak bir şey yok ağır şeyler yaşamıyorum hayatımı göz önünde bulunduruyorum bir daha kanât getiriyorum ağır durumlar yaşamadığıma fakat bazı şeyleri kabullenmek istemiyorum ama zorundayım belirsizlik , gereğinden fazla düşünme , geçmek bilmeyen baş ağrıları hayatımda ki bir takım sıkıntılar ….. alışıyor insan alışamaz değil ne yaşarsak yaşayalım zaten insanın fıtratında var bu alışmak denilen eylem . Ben alıştım , istemeyerek alıştım . Defalarca ne yaptım neden böyle oldu neden neden neden yeter artık sonu olmalı .
İnsanın yüreğini dünya korkusu sarınca, o hem kendinin, hem başkalarının zalimi olmaya adaylığını koymuş demektir. O artık ne kendine güvenir, ne başkasına. Bu insan yeryüzünün bütün kalabalığıyla bir arada olsa da, kendini yalnızlığın azabından kurtaramaz. •Rasim Özdenören
Bu talih ne zaman yüzümüze gülecek ölünce mi reis
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.