Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aya mı gülümsedin, bu ne güzel gece #Atilla İlhan
Defterimden birkaç yazı
Bazen insan yazmak istiyor. Artık yazmak, okumak, çizmek, oynamak her şey elektronik. O yüzden yazmayı, okumayı ve eskisi gibi oyun oynamayı özledim. Küçükken okulda hoca söyler biz yazardık, ellerimizde derman kalmazdı. Yazmak güzel bir eylem ama ders notu yazmaktan nefret ederdim ki hala daha sevdiğim söylenemez. Ben herkesin yazması gerektiğini düşünüyorum. Ellerimizin kalem tutmayı unutmaması gerekiyor. Halbuki yazmamız gereken çok şey var. Hiçbirimiz yazar değiliz belki ama hepimiz kendi hayatımızda başrole sahibiz. Şu an bile yazarken ellerimin ağrıdığını hissediyorum. O kadar unutmuşuz ki yazmayı, kalem tutmayı… En son ne zaman elinize bir kalem kağıt alıp duygu ve düşüncelerinizi yazdınız ? Bahse varım çoğumuzun ilk uçurtma uçurduğu zaman kadar olmuştur. Sahiden neden uçurtma uçurmuyoruz ? Ben en son 8 yaşında uçurdum. Bunun bir yaşı mı var ? Varsa eğer bunu kim belirledi ? Eğer böyle bir kural yoksa neden bunca zaman bir kez olsun uçurtma uçurmadık ? Bilmiyoruz… Hepimizin bir hayatı var. Dinimiz, kültürümüz, ailemiz, arkadaşlarımız, sorumluluklarımız var. Yaşıyor ve nefes alıyorken hepimizin yazacağı muhakkak çok şey vardır. Kiminin mutluluk dolu, kiminin hüzün dolu, kiminin hayallerle dolu…
Reklam
Buhari rahimehullah şöyle rivayet ediyor: el Humeydî’nin şöyle dediğini işittim: “Biz İmam Şafii’nin yanında idik. Birisi geldi ve bir mesele sordu. Dedi ki: “Bu meseleye Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle hükmetmiştir:…” Adam: “Peki sen ne diyorsun?” dedi. Bunun üzerine Şafii şöyle dedi: “Subhanallah! Beni kilisede mi gördün? Beni havrada mı gördün? Belimde zünnar mı gördün? Sana Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem hükmetti diyorum, sen bana: “Sen ne dersin?” diyorsun!?”
Ulan unutucam tabii, kendini ne sanıyor ki. Elbet kediler yeniden uçacak, kuşlar yeniden yüzecek, yeni doğmuş bir kurbağanın havlaması kadar güzel bir şey var mı? Gittiği iyi oldu, yoksa bu kadın bana kafayı yedirecekti..
Şimdi ne yapıyor Hangi kafede oturuyor Beni mi düşünüyor İçimdeki bu yara Geçmez mi bir daha Bunu anlamak için bir defa Burdan gidiyorum
Ali Lidar ne yazsa okurum çünkü canım Ali Lidar.
ben seni severim sevmesine de toplum buna hazır değil nükleer denemeler kyoto sözleşmesi küresel ısınma falan. belki sen çok küçüksün belki benim ruhum ölü biraz nietzsche biraz kant kafan karışmış belki parlıamanet'i de bozdular tutunacak dalımız mı kaldı? pavyonda tanıdığım bilge bir pezevenk vardı! kötü kitaplar okumak kötü yaşamak gibidir derdi. iyi kitaplar okudum bir boka yaramadı.. ben seni severim aslında da düzenim bozulur diye korkuyorum
Ali Lidar
Ali Lidar
Reklam
Başa baştan geldi, ne geldiyse.. Çekildi. Ağaç ile balta arasında bıçak çekildi. Ay, güneş zamanda hep kaydı, İtildi. Nitekim; Kul kusura itildi, ruh duaya çekildi. Rüyayı, kabusu tattın mı hiç? Sen derdi çağırdın mı hiç.. Acıya acıda ilacı buldun mu hiç.. Allah'tan başka huzur kapısı gördün mü hiç? خ ف ز ي
"Korkun var bölük pörçük, Ümidin çatal çatal.."
.."Korkuyorum ama ne çâre sıra elbette bana gelecek. Değil mi ki bu korkum, kendime yabancı kaldırtan gerçek ?"
İyi geceler......
Duymadığım seslerle uçuyor şimdi kuşlar Ellerimden tutuyor sıra dağlar ve taşlar Son bir titreyiş kaldı karanlıkta, uyanmak Kül olmadan vuslatın kapısına dayanmak Belki bir yol bulunur kırılan aynalarda Bahçıvan handân olur bu ebedî baharda Dumanlı ayinleri bitti evin, sokağın Geldiğini söylüyor hayat yeni bir çağın Yeni bir sonsuzluğa açılan pencereler Söyleyin, o mihrimah muammadan ne haber Ey eski çığlıklarım ne haber, nerdesiniz Şimdi yalnızlığa mı gömülüyor sesiniz Yıkıldı zindanlarım, dehlizlerim, mahzenim Güllerim son yangında açıyor şimdi benim Nurullah Genç
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.