sözün ağır yüküne denk gelmeye görsün insan
kalbinin ıssız çölünde düşer de sessiz sedaasız gömülür oracıkta insan..
İnsandır bu
kaybolmaya râm olur bazan..
Şafakta yürürdüm, ömrüm gibi sarp patikalarda
Bir dardağan ağacının gölgesine sığınmıştım oysa..
Yeşil ovalarlardan kalbimin kurak çölünü izliyordum ..
Sözün paslı mıhına denk geliyor insan..
Bu çile hep mukaddes miydi?
Bir arayış, bin sancıydı çektiğimiz..
Bulmanın, olmanın,
yeniden dirilmenin
Bir daha ölmenin, güzel ölmenin çıngarıydı sanki içimizde içimizin kıyılarını döven ..
Ah hep bir savrulmanın ahirinde mi öğrenir insan kendini..
..