Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nadide Duman

Nadide Duman
@nedii
"Bana göre değildi bu dünya; bir avuç yüzsüz, dilenci, bilgiç, kabadayı, vicdansız, açgözlü içindi; onlar için kurulmuştu bu dünya."
Reklam
"Gökte herkesin bir yıldızı olduğu doğruysa, benimki çok uzakta, karanlık ve pek önemsiz bir şey olmalıdır. Belki de benim hiç yıldızım yok!"
"Öyle sanıyorum ki, zamanın geçişi ve insanların seneler ilerledikçe karşılaşacakları değişmeler, bende bin kat daha hızlı ve sert oldu. Ama beri yanda bu gelişmenin getirdiği mutluluklar toplamı sıfıra doğru geriledi, hatta sıfırın da altına düştü. Bazı kimselerin ölümle savaşı daha yirmisinde başlar; birçokları da yağı bitmiş lambalar gibi, sessiz yavaş, ecelleriyle sönerler."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bazen bir şey düşünüyor, buna kendim de inanmıyordum. Bazan içimde kendime karşı bir acıma duygusu beliriyor, ama aklım ayıplıyordu beni. Birisiyle konuşsam, bir şey yapsam, türlü konularda söze karışsam gönlüm başka yerde oluyordu, aklım başka yerde, ve ayıplıyordum kendimi. Dağılan, çözülen bir kitleydim ben. Sanki ben hep böyleydim, böyle de kalacağım, acayip, biçimsiz bir karışım ..."
"Şaka değil, üç yıl, hayır, iki yıl dört ay oldu; ama nedir günler, nedir aylar? Benim için bir önemi yok onların; mezarda olan için zaman, anlamını kaybeder."
Reklam
"Ne hissetsem, ne görsem, neye değer versem hepsi, baştan sona bir vehim değil mi, gerçekten hayli farklı bir kuruntu değil mi?"
"Ve şimdi yazmaya karar vermişsem, bunun tek nedeni kendimi gölgeme tanıtmak isteğidir. "
"Aslında sadece en yakınındakileri kandırmak ve bir gün her şeye kadir biri tarafından foyası ortaya çıkarılınca binbir parçaya ayrılıp ölümden beter bir utanca maruz kalmak. İşte bu benim için, saygı görmenin tanımıydı. "
"Ben her zaman düşüncelerimde boğulduğum bir cehennemde yaşıyorum."
"O zaman eğer bir kara deliğin içindeyseniz umutsuzluğa kapılmayın, dışarı çıkış olanaklıdır."
Reklam
"...kendimi birden, kurusun diye pencerelere asılan, sonra orada unutulup yavaş yavaş buruşan, sonunda da asıldığı yeri kirleten yaş bir toz bezi gibi hissettim."
"Müziğin ya da düşün hafif bir soluğu, ne olursa olsun, yeter ki öyle ya da böyle bir şey hissetmemizi sağlasın, ne olursa olsun, yeter ki düşünmekten bizi alıkoysun."
"Sigmund Freud bu kalıbı yüz yıldan fazla süre önce tanımlamıştır. Travmatik yeniden canlandırmalar veya Freud'un adlandırdığı gibi "yineleme takıntısı" bilinçaltının çözülememiş şeyleri "hatasız yapmak" üzere tekrarlama girişimidir. Geçmişteki olayları çözmek amacı güden bilinçaltından gelen bu dürtüler aile tarihinden gelebilir ve geçmişteki çözülmemiş travmalar gelecek nesillerde ortaya çıkabilir."
"Bir resme çok erken ulaşırsak köklenemeyebilir. Bizi rahatlatacak kelimeler çok erken ulaşırsa onları içimize almak için hazır olmayabiliriz. Eğer kelimeler dakik değilse, onları duymayabiliriz veya onlarla aynı rezonansta olamayabiliriz."
"... Olağan insanlar hayal gücümüzü etkileyemezler. Çağlarıyla sınırlıdırlar. Onları kalıplarından çekip çıkaracak hiçbir büyü yoktur. Şapkaları gibi kafalarının içini de ezbere biliriz. Kolayca bulabiliriz onları. Hiçbirinde gizem yoktur. Sabahları parkta ata binerler, öğleden sonra çay partilerinde gevezelik ederler. Gülüşleri klişeleşmiş, davranışları modaya uydurulmuştur. Kolayca okunabilirler."
85 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.