“Kalbi Allah Teâlâ’nın sevgisi ile dolu olanın ölümü hayattır. Kalbi nefsin arzuları ile dolu olanın hayatı ölüdür.”
Abdürrezzâk Ali Efendi (k.s)
Dört dörtlük yaşamıyorum, her anımı da malesef yarın ölecekmiş gibi yaşamıyorum. Ama yine de ben hayatımın olağan seyrine devam ederim. Çünküsüne gelecek olursak, çünkü kimi kandırmaya çalışıyoruz abi? Alemlerin rabbi olan Allah'ı mı? Ben kendimin ne mal olduğunu bilmiyor muyum? Sadece belki gece yarıları herkes uyuduğu vakit kalkıp secdede ağlaya ağlaya tevbe ederdim. Çünkü benim Rabbime isyanlarımın hiçbirinin özünde isyan yoktur. Bir savaştaydım, beni bu dünyaya Allah gönderdi, nefsi düşman diye karşıma Allah çıkardı. Üstelik nefsi ve şeytanı bende olmayan meziyetlerle donattı. Benim nefsin ve şeytanın karşısında güçsüz olduğumu en iyi bilen de O'dur. Kaybettiğim savaşın isyanımdan dolayı değil, acizliğimden ötürü olduğunu itirafa yönelirim. Bir kağıda oturur üç kuruşluk malımın miras dağılımını ve vasiyetimi yazarım ve ölümü beklerim
Subhanallah!
Hasan gibi sevmek
Burada yazdığım hadise gerçek bir olaydır ethem cebecioğlu hocanın bir konuşmasından alıntıdır ses kaydı mevcuttur. İnanıp yada saçma bulmak tamamen size bağlı beni son zamanlarda en etkileyen hadiselerden biri olduğu için sizlerle de paylaşmak istedim uzun ama okumanızı tavsiye ederim;
''bizim ankara'da hasan diye delikanlı
Kalp üç şeyle hayat bulur:
Dünyâyı sevmemek, Allahü teâlâyı çok zikretmek, Allahü teâlâya yakın olmak.
Kalp dört şeyle ölür:
Nefsin arzû ve isteklerini yapmak, şeytana uymak, dünyâya dalmak; âhireti, ölümü unutmak, kötü düşüncelere sâhib olmak.
Ali Hafız
Ve sonra;
Bir ayet sarıyor ömrümü,
بسم الله الر حمن الر حيم
"Külli nefsin zaikatü'l mevt"
-Her nefis ölümü tadacaktır.
Enbiya/35