Mesnevi Şerhi nin küçük bir bölümü yapılmış ama herkes bu kitabın içeriğine vakıf olamaz.
Ben kitabın içine dalamadım, nasibim çok kısıtlıymış. Bir kaç kıssadan hisse olacak şey okuduğum okadar.
Tavsiye EDEMEYECEĞİM!!!
"..uzun bir zaman bana türlü türlü belalar ısmarladı. Gönlüm parça parça oldu , hatırım binlerce gam ve elemle doldu. Her zaman halim perişandı. O ayrılıktan sinem gam ve elemle doluydu, gözyaşım , senin hicranından kanlıydı."
"Eğer susamışın hatırına deniz gelirse , hatta dudağına bir damla su değse,
Bu düşünceden dolayı hatırı nasıl hoş olsun , gönlündeki kor nasıl sönsün?
Bilakis dudağına değen bir damla su, onun susuzluğunu artırır."
Hazret-i Mevlânâ Eğitim Vadisinde Henüz Otuz Küsür Yaşlarında İken Zâhiri Bilginin Zirvesine Yaklaşır. Alacağı Mesafe Neredeyse Kalmamış Gibidir. Tam O Sıralarda Karşısına Sır Dolu Esrarengiz bir Derviş Çıkar :
Şems-i Tebrizî.
Elini öpüp kaybolur.
Daha sonra tekrar gelir ve öyle bir sual sorar ki, kitapların satırları cevaptan habersizdir.