Bizim için değerli anılar taşıyan yerlerde ayak izlerimiz niye silinir? Niye kalmaz?
Bizim için değerli anılar taşıyan yerlerde ayak izlerimiz niye silinir? Niye kalmaz?
Reklam
TOZLU SAHİFELERDEN ÇIKIP YÜREKLERE YERLEŞEN KAHRAMAN: KÜR ŞAD (BOZKURTLARIN ÖLÜMÜ) Olay Örgüsü İncelemeye geçmeden önce romanın genişçe bir özetini vermek faydalı olacaktır. Olay 621 yılında, bir yaz gecesi başlar. Yüzbaşı Işbara Alp'ın buyruğundaki Gök Türk erleri bozkırda uyumaya çalışmaktadırlar. Ertesi gün Çin'e akın
Bizim için değerli anılar taşıyan yerlerde ayak izlerimiz niye silinir? Niye kalmaz?
Bizim için değerli anılar taşıyan yerlerde ayak izlerimiz niye silinir? Niye kalmaz?
İnsana el verecek bir mürşit olmadan imanın bir hiç olduğunu. "La ilahe illallah, Allah 'tan başka tapacak ilah yoktur" Dedikten sonra hemen ekleriz:"Muhammed de O 'nun Resulüdür. Niye? Çünkü kaynağı, yani bize böyle bir hakikati öğreten kişinin adını zikretmediğmiz sürece. Tek bir Allah olduğunu beyan etmenin hiç bir anlamı kalmaz.
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
- İkna etmeye çalıştıklarına ne diyorsun?" - İnsana el verecek bir mürşit olmadan imanın bir hiç olduğunu. "La ilahe illallah, Allah'tan başka tapacak ilah yoktur" dedikten sonra hemen ekleriz: "Muhammed de O'nun Resulüdür." Niye? Çünkü kaynağı, yani bize böyle bir hakikati öğreten kişinin adını zikretmediğimiz sürece, tek bir Allah olduğunu beyan etmenin hiçbir anlamı kalmaz. Ama bu adam, bu Resul, bu Peygamber öleli çok oldu, onun gerçekten var olduğunu ve bize nakledildiği gibi konuştuğunu nereden bileceğiz? Ben de senin gibi Eflatun'u ve Aristo'yu okudum, bana delil lazım.
Sayfa 108Kitabı okudu
N'olacak be Hasan, dünyada iyilikten başka ne var oğlum? Yarın bir gün ölüp gitmeyecek miyiz? Elimizden gelen bir işi niye yapmayalım? Şunun şurasında hepimiz insan değil miyiz? İyilik, iyilik! Başka bir şey kalmaz geride. Ne para, ne pul, ne mal, ne mülk. Hepsi boş bunların, hepsi. Adamın yanında yalnız iyiliği kalır, ardından da iyiliği söylenir.
Sayfa 239 - İthakiKitabı okudu
İnsanlar ölsün diye değil, yaşasın diye savaşmak... Böyle bir şeyin mümkün olduğuna inanabilir mi insan gerçekten... Birini öldürmek sadece onun canını almak değildir. Ölümü düşünerek başlarsın öldürmeye. Etrafında teker teker yere düşer bedenler. Hedef şişeleri gibi. Öylesine öldürülmüşçesine. (...) Savaş önce akla düşer. Cinayet de öyle. Öldürmek üzerine düşünmeye başladığın anda birileri de ölmeye başlar. İstek ve korku aynı güçte yol alır. Ölümü isteyenle ölmekten korkan... ölenle öldüren... aynı kişidir aslen. Sen de herkes gibi kendini kandırıyorsun, biliyorsun değil mi? İnsanlar yaşasın diye savaşmak kadar büyük bir yalan yok bu dünyada. Savaş, ya vardır... ya yoktur. Bir kez çıktı mı artık durduramazsın. Savaşanları, öldürmekten alıkoyamazsın. Ne için savaştığının önemi kalmaz bir süre sonra. Niye savaştığını unutacak kadar karışır kafan. Sadece savaşı düşünürsün. Sadece ölmeyi ya da öldürmeyi. Ölmemeyi ya da öldürmemeyi değil. Akıl hep olumsuzu onaylar savaşta.
Sayfa 125Kitabı okudu
-Hiçbir kutsal yer boş kalmaz, kalamaz. İçimizdeki Allah’ın aldığı yeri bile ele geçirmeye çalışıyorlar. O, oradan çıkarsa bırakacağı yerde bir yara meydana gelir. Yeni bir din kurmalı Pavel, yeni bir din… Savaşa yöneltecek değil, eşitlikçi ve hakça bir dinden bahsediyorum ben! -İsa’nın yaptığı din bu değil mi sence? -“Hristiyanlığı kastediyorsan, o din, düşünce yönünden sağlam temeller üzerine dayanmıyordu. Allah, insanları kutsal varlıklar olarak yarattı ve onun üstünde buyruk sahibi olmasını istemez. Gerçek emreden o değil mi? İsa peygamber, evlenmeyi ve ticari kutsal tutarken, incir ağacını niye lanetlemiştir? İncir ağacı meyve veremiyorsa suç onun mu? Ruh da böyle… Ruhun iyi meyveler vermesi veya vermemesi onun suçu değil ki… Ruha kötülük tohumlarını eken kim?”
473 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.