'Unutursan ölürsün' dediler,
Bu söz hariç her şeyi unuttum.
Hatıralarım nerede unuttum, anılarım nerede saklı
Geriye sadece faili meçhul bir hayat
Senelerin suskunluğunu yaşayan bir kadın bıraktım
İnsanları anladığım kadar, kendimi anlasaydım
Kendime bahşettiğim hayat bu olmazdı.
Bu sırada isterler ve diğer sözsüz-anlatım yanında kelimelerin kullanılması ve dilin gelişmesiyle, insan iletişiminin ilk önemli temel tarzı olusur: Dilalog. Diyalog yüz yüzedir; göze, ağza ve kulağa bağımlıdır; zaman ölçüsü bakımından o anda olur.
Çıplak ayakla notalara basışım,
Mürekkebimin defterime verdiği zevk,
Kara kalemimin eskizime verdiği dokunuş,
Plağımın Sezen'in şarkısındaki ezgi
Dinlendiriyor belki de yüreğimi
Neden diye sorduğunuz her şeyin
Suskun bir cevabıyım.
Kehanet dolu bir şehir
Kulağıma fısıldayan şarkılar
Saçlarımın değdiği paslı makas
Bu gece sarılmak istiyorum
Sarılmak istiyorum,
Sevgisiz büyüyen çocuklara
Gözyaşını kendi silen kadınlara,
İntihara meyilli tüm adamlara,
Evladını kaybetmiş analara,
Elleri nasır tutmuş babalara,
Çaresiz insanlara,
Yalnızlığa mecbur bırakılan insanoğullarına...
Bu gece sarılmak istiyorum,
Suskunluğumla susacak
Bir Allah'ın kuluna.
"Sizi böyle görmek ne güzel." diyor Nurgül. "Bir an bitivereceğini sanmıştım."
"Olur mu hiç?" diyor Haşim. " Bir fotoğraf şeridi düşünün. Tüm kareleri pırıl pırıl; canlı mı canlı renkleriyle yüzünüze gülüyor. Bir tek kare karanlıkta kalmış... Onun için tüm fotoğrafları yakmaya değer mi?"
Bu kadar basit demek. Sessiz kalmak, onu onaylamak olacak. Buna dayanamam.
"Ama o bir tek kare var ya..." diyorum. "Diğerlerini de karaya bulayacak güçteyse eğer; görülecek tek bir fotoğraf kalmaz ortada."
Sayfa 323 - Altın Kitaplar YayıneviKitabı okudu
"Kadın toprak gibidir; üzerine ne atılırsa atılsın özümser ve berekete dönüştürür."
